Vadili, depremleri “Kıbrıs yayının dilinden” anlatarak, olası büyük depremlere karşı kurumsal hazırlığın önemine vurgu yaptı.
“Kıbrıs yayı olarak 8.3 büyüklüğünde bir depremi yaratabilecek güçteyim” diyen Vadili, Kıbrıs adasının batısında uzun süredir 7 ve üzeri büyüklükte deprem üretmeyen sismik boşluğa dikkat çekti. Son depremlerin bu bölgedeki “hazırlık evresinin” göstergesi olduğunu belirtti.
Vadili, “Ne zaman büyük bir deprem yaratırım bilemezsiniz. Bende bilmiyorum. Siz kurumsal hazırlığınızı büyük bir deprem olacakmış gibi yapın. Telaş etmeyin ama ağır da hareket etmeyin” ifadelerini kullandı.
Depremlerin yalnızca anlık sarsıntılar olarak değil, bir sürecin parçası olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Vadili, yerbilimcilere kulak verilmesi ve hazırlıksız yakalanılmaması uyarısında bulundu.
“Sivil Savunmanın yeterli personel ve teçhizata sahip olması sağlanmalı. Yerbilimlerinden sorumlu kurumları dinleyin, panik havası yaratacak sorumsuz açıklamalara itibar etmeyin” diyen Vadili, Jeoloji ve Maden Dairesi ile MTA’nın ortak yürüttüğü Tsunami Araştırmaları Projesinin Türkiye Cumhurbaşkanlığı onay sürecinde olduğunu hatırlatarak, “Bu projenin onaylanması için toplumsal destek verilmeli” çağrısında bulundu.
Vadili, açıklamasının sonunda deprem gerçeğiyle yaşamayı öğrenmenin önemine dikkat çekerek, “Depremden korkmayın. Kıbrıs yayı olmasa üzerinde yaşadığınız ada da olmazdı. Benim depremlerim kalbinizin nabız atışına benzer; nabız atıyorsa yaşıyorsunuz. Deprem oluyorsa Kıbrıs yaşıyor demektir. Depremle yaşamayı öğrenin; hem siz yaşayın hem Kıbrıs yaşasın” ifadelerini kullandı.





















-001.gif)









































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.