Sn. Mustafa Akıncı, yaptığınız açıklamada, Rum tarafından maalesef olumlu mesajlar gelmediğini, , Kıbrıs Türklerinin haklarını koruyarak ve temkini elden bırakmadan yolumuza devam edeceğimizi dile getirdiniz. Sn. Akıncı, Çözüm tomofilinin tekerine androş koydular. Niko, Aksona gardasını, Andrea tekerlek rulemasını bozarken araba yampuriyampuri gitmeye başladı. Eeeee bizim Minik Kuşlar da bizim taraftan da birilerinin makineye yağ yerine şeker dökmüş. Makine ahristo oldu. Rayma ister.0 gram beyni olanlar, bizimle dalga geçmeye çalışıyor. Büyük Han’da keyif ile içilen kahve ve uzun yolda yenilen ekmek kadayıfından sonra ortalıktan kaybolanların varlığı yetersiz olursa, inanın yokluğu kayıp değildir.
**
Sn. Erhan Arıklı, YDP’nin Belediye Başkanlığı bir başka deyişle yerel seçimlerde başarısız olduğu öne sürülüyor. Bence YDP’nin aman aman bir başarısızlığı yok. Belki belediye başkanı çıkartmadı ama destek verdiği bazı belediye başkan adayları seçimi kazandı. Belediye Meclis üyeliği konusunda da küçümsenmeyecek bir başarı yakaladı. Ancak Bizim Minik Kuşlar partinin içinin karıştığını söylüyor. Lefkoşa Belediye Başkan Adayı Mehmet Bay’ın sıfır çekmesi ve beni kandırdılar demesi,sonrasında istifa kağıdını hazırlaması ipleri gerdi deniyor. Sn. Arıklı, dikkat et şiddetli esen rüzgar fırtınaya dönüşmek üzere. Bu fırtına ne çatı, nede koltuk bırakır haberin olsun.
**
Sn. Sibel Siber, Safra taşı ilthabı olan bir hastayı tedavi etmek için safra kesesini ameliyatla çıkarmak gerekir; bu kesin tedavidir. Bu ameliyat yapılırsa ancak hasta iyileşir. Bunu yapmazsanız hastanın sıklıkla ağrıları olur, ateşi çıkar. İlaçlarla hastanın şikayetlerini geçici bir süre dindirseniz bile tedavi edemezsiniz; Tedavi için ameliyat şartdiyorsunuz. Sn. Siber, KKTC ismini verdiğimiz ancak 30 yaşında olmasına karşın hala daha prematüre bebek görüntüsü veren çocuğumuzun safra kesesi alındı. Anaya bağlılığı nedeniyle yaşadığı psikolojik sorun nedeniyle psikoloğa gösterildi. Kekeme, dil sürçmesi ile ilgili gerekli tedavi gerçekleşti. Bir tek elinin uzunluğunun tedavisi yapılamadı. Gördüğü her şeyi cebine atma, kasasına koyma sorununa henüz çare bulunamadı. İnanın, siyasi arena, 50 kuruşluk çikolatanın verdiği mutluluğu bizlere veremeyen yetenek düşmanı,emir erleri ile dolu. Ne diyelim?.
.**
Sn. Şener Elcil, her yerde kuran kurslarının açılması sonrasında çocukların imamlara teslim edildiğini belirtirken, çorbada Cumhurbaşkanı Akıncı’nın da tuzu olduğuna vurgu yaptınız. Akıncı’nın, ilgili yasayı Anayasa Mahkemesine gönderme yerine, onaylayıp yürürlüğe girmesini sağladığını söylerken, Din İşleri Yasası altına yerleştirilen, Eğitim Bakanlığından izin alınmadan kuran kursu düzenlenebileceği anlamına gelen maddenin Anayasa maddelerine de aykırı olduğunu belirttiğinizi söylediniz. Şener Hocam, bu yasanın Anayasa’ya aykırı olduğunu söylediniz ama AK Parti yasasına aykırı olmadığını ve ülkede Anayasa yerine Erdoğanyasa’nınhakim olduğunu da sanırım görmezden geldiniz. Kısacası kızınca Ana ve gösterince aba altında sopa, neylesin Mustafa, diyeceğim.
**
Sn. Metin Aşan, yetenek düşmanı siyasilerin yaptıkları hatalar ve kırdıkları potlardan sonra senin gibi anlayışlı bir sendika başkanını bile kırdıklarını görüyoruz. Hükümete verdiğimiz süre doldu bundan sonra bizler ona göre hareket edeceğiz derken, be efendiler benim gibi birisinin bile bardağını taşırdınız demeye getiriyorsun. Sevgili Metin, bir zamanlar toz konduramadıklarımız, şimdi verdikleri sözleri yapmamanın yarattığı kirden görünmez oldu. Siyasetçi ve siyaset bu kadar kirlenmiş olmasaydı inan yağmura bile gerek kalmaz biz gazeteciler ile siz sendika başkanları da o kirleri temizlemek için tellaklığa soyunmazdık...
**
Sn. Orhun Karagözlü, o güzelim sayfandan, sayfa arkadaşlarına gönderdiğin günaydın mesajında, herkese günaydın. Ancak, yobaz, molla, Atatürk Düşmanı gerici takımı, beyni bağlılar hariç diyorsun. Yeğen, bunların görüşleri şarap gibi kadın görüntüsü yansıttığını farz ettiğimizi düşünsen bile bu görüşleri ortaya atanlar turşuya konulacak hıyar olduktan sonra şarap gibi kadın olsalar kaç yazar.
**
Sn. Burhan Canbaz, sosyal medyadaki paylaşımda, İrfan ile söylediğiniz şarkıyı kayıt altına aldım. Bir plak şirketine gönderiyorum. Niyetim bir CD çıkartmaktır. Plak şirketi Sesler muhteşem dedi. Ancak enstrüman çalan arkadaş akordu bozuk alet kullanmasın dedi. Haaa bu arada sosyal medyada sizi izleyenler Fahrettin Aslan’ın oğluna sizi söylemiş o da gelsinler sahneye çıksınlar dedi. Yakında Büyük Maksim Gazinosundasınız.
**
Sn. Nikos Anastasiadis iki toplumun arasındaki düşmanlık uçurumunu genişletmekteki yeteneğiniz nedeniyle, Şeytan, oluşturduğu Jüri’ye sizi başkan olarak seçerken, düşmanlık üretme en başarılı ve en yetenekli siyasetçi ünvanına da layık gördü. Sevgili Niko, bugüne kadar ektiğiniz düşmanlık tohumlarından sonra son olarak Metehan Kapısı’nda, yarattığınız kriz tek kelime ile muhteşemdi. Toplumlar arasında yanan düşmanlık ateşine attığınız odunlar gümbür gümbür yanıyor. Hüsamettin amca senin için parçaları kaybolmuş puzzle gibidir. Nikos ve onun gibilein,kimisinin aklı, kimisinin ruhu, kimisinin de ruhu ile kalbi yok dedi..
**
Sn. Tuluy Kalyoncu, sosyal medya üzerinden takipçileriniz ile paylaştığınız yorumunuzda, elektrikte Kriz Kapıda. Enerjiden sorumlu bakan değişti. Zihniyet değişmedi. Ülkenin acilen ihtiyaç duyduğu yeni santral yatırımları, kablo ile TC'den elektrik getirilecek gerekçesi ile geciktiriliyor. Geçen yıl ucu ucuna yeten üretim, bu yıl açık verecek. Hemen yatırım kararı alınıp harekete geçilmezse, önümüzdeki yıl kriz daha da büyüyecek. Ve karanlıkta kalacağız diyorsun. Sevgili Tuluy, son zamanlarda bu konuya birkaç kez değindik. Ancak Nato kafa Nato Mermer yazısı ile karşı karşıya kaldık. Bizim çeşme su olmadığı zaman tısssss diye ses verirken nedense bunlardan o ses bile çıkmıyor. Sn. Kalyoncu, insanları kasap olan ülkelerin, komşuları nedense ‘Koyun’ oluyor. Nedense koltuğa oturanların arıza lamban hemen yanmaya başlıyor. Caddelerde projektör olup, ülkeyi aydınlatma yerine,sokak lambası gibi babalarına, yakınlarına yanmayı tercih ediyorlar.
**
Sn. Doğuç Veysioğlu, Çevre Mühendisleri Odası Başkanı olarak yaptığınız açıklamada,rutin olarak gerçekleştirilen ve Haziran ayında yapılan son deniz suyu analizleri neticesinde Püsküllü bölgesinden alınan numune sonuçlarının normal değerlerin üzerinde olduğunun tespit edilmesinden sonra kirliliğin ana nedenlerini araştıracağınızı belirttiniz. Aman elinizi çabuk tutun çünkü millet b… deryasında yüzüyor. Kirliliğe gelince, Gözleri görmeyen şarkıcı Metin Şentürk ben denize, koca koca borular ile boca edilen atıkları gördüm. Belediyelerin bile borular ile denize döktükleri atıklar sonrasında denizi fosseptik çukuruna dönüştürdüğüne tanık oldum diyor. Hacı amca, yahu Metin Şentürk bile denizin b… dönüştürüldüğünü görüyorsa ve bu efendiler göremiyorsa, ben onlara ‘FAGO’ gözlük hediye edeyim diyor. Sn. Veysioğlu, bu ülkede bazı etkin isimlerin resimlerine bakıyorum, o kadar güzeller ki; hep resimlerde kalsınlar istiyorum. Çünkü karakterler ile yetenek dereceleri objektife girmiyor.
**
Sn. Olgun Amcaoğlu, yaptığın açıklamada, sıkıntı UBP’de değil hükümettedir diyorsun. Vallahi bu söz hem doğru hemde yanlıştır. Ancak sıkıntı hem UBP’de, hemde hükümettedir demiş olsaydın hedefi tam göbekten vurmuş olurdun. UBP’de Özel Kadıoğlu’nun, Düzova örgüt başkanının, Hüseyin Özgürgün’ün dosyalarını içinizden birisinin Başsavcılığa vermesini, başkan adaylarının Roma’ya çıkan her yol mubahtır düşüncelerini bir tarafa bırakırsak söyledikleriniz doğrudur ve UBP’deherşey süt limandır. Hükümete gelince, İlahiyat Fakültesi, yolsuzluk dosyalarındaki tartışmaları görmezden gelirsek oralarda ortalık süt limandır. Sevgili Olgun, sert esen rüzgarortlaığı darmadağın ettikten ağaçları ve dalları kırdıktan sonra özür dilemiş olsa bile dal artık kırılmıştır be abim.
**
Sn. Ömer Köse, sosyal medayadaki paylaşımında baba Denktaş, port of Famagustamühürünü neden çöpe attı. Bilmeyenlere Port of FamagustaMühürünüburdan açıklayım. O Mühür sayesinde kuzeyde üretilen tüm sebze, meyve, hayvansal ürünler serbestçe dünyanın yer yerine ihraç edilebiliyordu. Ya şimdi diye soruyorsun. Sn. Köse, Denktaş bey bizi dış mihraklardan, katillerden, uyuşturucu tacirlerinden, hırsız ve uğursuzdan korumak için kapıları kapatmayı tercih etmişti. Bak bunun meyvelerini günümüzde yiyiyoruz. Ne uyuşturucu, ne hırsız, ne dolandırıcı ve nede katilimiz olmadı. Anamız patatesimizi, patlıcan ve kahvemizin yanısıra rakımızı bile sonuna kadar alıyor. Cennet gibi bir ülkede yaşamamızı sağladı. Okurken neden gülüyorsunki. Kemal Sunal gibi Mesela yani dedik. Sevgili dostum, hayatı boyunca oyuncak ayıya sarılıp uyumuş bir kızı, büyüdüğünde sevgili seçimi yüzünden eleştirmemiz doğru olmaz..
Günün Fıkrası:
Nasrettin Hoca'ya karısı bir akşam:
- Sen benim yüzüme bakarak sadece besmele çekiyorsun, demiş.
Hoca:
- Eee ne olmuş ki?
Karısı:
- Halbuki imam efendi karısının yüzüne bakınca Yasin-i Şerif okuyormuş.
Hoca gülmüş:
- Senin yüzün o kadar güzel olsa, ben hatim bile indiririm.
Günün Sözü:
Yol sizi nereye götürüyorsa
Oraya gitmeyin.
Yol olmayan yerden gidin ki
‘İz bırakasınız’
Günün Fotosu:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.