Sn. Ersin Tatar, 5+1 görüşmeler öncesinde yaptığınız temaslarda ve basına verdiğiniz demeçlerde, federasyon tuzağına düşmeyeceğiz diyorsunuz. Tamam da, sizden önce Federasyon tezine onay veren, Rauf Denktaş, Derviş Eroğlu, Mehmet Ali Talat ve Mustafa Akıncı, liderlerin imza koydukları zirve anlaşmalarında federasyon tezine imza koyarak demek ki bu güne kadar bizi tuzağa düşürmeye çalıştılar. Sn. Tatar, başkan olarak eski liderlere kırk satır mı? Yoksa kırk katır mı cezası verelim söylermisiniz. Ayşaba, konuşabilmek ile "Konuşmayı bilmek" arasında büyük bir fark vardır. Mesela çoğu insan ikincisini bilmez diyor. Ne diyelim, Çiçek kuruduktan sonra yağmur yağsa fayda etmez mi diyelim?
**
Sn. Ersan Saner, almış olduğunuz benzersiz uygulama ve denetimler sayesinde bulaşa androş koymak yerine free feel yaptınız. Mübareği saldım çayıra, Mevla’m kayıra düşüncesi ile ülkeye saldınız. 3 günlük karantinasız ülkeye girişler, Yılbaşı gününde kayırmanın ve sorumsuzluğun ipini çözerek yerine koymuş olduğunuz sokağa çıkma yasağı sonrasında, denetimin ipini bağlayarak, sokakların ana baba gününe dönmesine neden oldunuz. Son günlerde yapmaya çalıştığınız en iyi iş 5000 aşı yerine, beş bin küçükbaş hayvanı ülkeye getirme girişimidir. Bu başarılı girişimiz için sizi kutlarız Sn. Saner inanın hayatımıza hiçbir insan öylesine girmiyor. Kimileri ceza, kimileri bela, kimileri ise maalesef sizin gibi ikbalden çıkmış armağan.
**
Sn. Erol Baysal, Moleküler ve genetik ve genetik hastalıklar uzmanı Prof. olarak Dubai’den bağlandığınız genç TV’de, salgın ile ilgili çok önemli açıklamalarda bulundunuz. Değişime uğrayan mutasyon virüsün, KKTC’de tespit edilebileceğini, bunu tespit eden cihazların hastanede ve uzmanlarının bulunduğunu söylediniz. Ve verilerin tespit için Türkiye’ye gönderilmesinin zaman kaybına neden olduğunu belirttiniz. Sn. Baysal, Ünlü düşünürler en usta hırsız hayattır. Senden zamanını çalar derler. Yalan. En usta hırsız bizim yetenek düşmanı bazı siyasilerimizdir. Onlar büyük hataları ile sağlığımızı bizden çalarlar. Ve bizler farkında bile olmayız.
**
Sn. Mustafa Bulutoğlu, son zamanlarda gerek aşı getirtmek için yapacağın katkı gerekse, insanlara PCR testi yapmak için verdiğin uğraş takdir topluyor. Baban Cemal Bulutoğlu gibi yardım sever kişiliğin nedeniyle, PCR testi inisiyatifi kurarak, YDÜ vasıtası ile bazı bölgelerde yaşayan insanlara PCR testi yaptırtmak için anlaşmaya vardın. Dipkarpaz, Yenierenköy, Mehmetçik ve Büyükkonuk bölgesinde 2000 PCR testi ile ilgili kolları sıvadın. Sn. Bulutoğlu, bazı insanların bataryası zayıfladığı için, kapsama alanına, sorumsuzluklarının yanı sıra, mangal, şeftali kebabı, oğlancık ile gıccacıkın işe alınması ile girerken, sen full çeken bataryan ile kalplerinin en müstesna yerlerindeki kapsama alanına girmeye başladın. Kalplerde bir çiçek yerine birçok gönülde buket olmaya başladın
**
Sn. Ertan Birinci, son zamanlarda televizyonculuk denince, bu dalda bir ordinaryüs olduğun ve eline kimsenin su dökemediği gözlemlendi. Cavit amcanın (Corona 19) önüne geleni yakalayıp öptüğü, kaçanı da öpmek için yakalamaya çalıştığı bu günlerde, konunun uzmanlarını, ülke sınırlarını geçtim, taaa Avustralya’dan, Dubai’deki Prof.’ları bularak, halka sağlıklı bilgiler verdirmen, takdire şayan olarak nitelendirildi. Sevgili Ertan, vallahi ne diyelim, yetenek dediğimiz şey gölge gibidir. Gerçek dost diye nitelendirilen gölge eğilsen de, doğrulsan da, düşsen de asla peşini bırakmaz. Ayşabanın dediği gibi her insan bir yağmur tanesi gibidir kimi çamura, kimi gül yaprağına düşer. Sen gül yaprağına düşmeye devam et.
**
Sn. Mahmut Özçınar, KKTC’nin simgesi haline dönüşen asırlık Zeytin ağaçlarından bulundukları yer itibarı ile kurumaya yüz tutan üç-beş tanesini daha sağlıklı bakım yapılarak kurumamaları için yerinden sökerek, başka bir yere naklettiniz. Çevreye duyarlı birisi olarak gerçekleştirdiğiniz bu icraata, akordu bozuk ‘Zurna’nın son deliğinin peşref sırasında verdiği ‘Biip’ sesi gibi ses verenler olduğuna tanık olduk. Mahmut hocam, nedense bazı insanlar bir elmanın iki yarısı gibidir. İki ayrı çiçek olurken, birleşince buket olma konusunda pek istekli olmazlar.
**
Sn. Ahmet Latif Corona 19 belediye başkanlığını yaptığınız Akdoğan bölgesinde, olanca haşmeti ile kendini göstertmeye başladı. 15 vaka derken, sayı bir anda 22’ye ulaştı. Siz sıklıkla açıklama yaparak, bir bakıma bölgenin SOS verdiğini ima ederken, yetkililere, soruna odaklanmanın yanı sıra, sorumluluklarınıza da odaklanın demeye getirdiniz. Ahmet Latif Başkan, siyaset bataklığa, birçok siyasetçi de döndüreğe dönüştü. Bunlar bizdendirin yanı sıra, bizden olmayanlara yönelik yalanın bini bir paraya satılıyor. Ne acıdır ki, dünyada en hızlı nesli tükenen tür, vicdanlı, ahlaklı, saygılı insan türüdür.
**
Sn. Oğuz Köse, yaşananlar, hükümetin sizlere yönelik bakış açısının yanı sıra yaşattığı zorluklar ile hastanedeki eksiklikler beyaz melekler olarak nitelendirilen siz hemşireleri isyan noktasına getirdi. Geldiğimiz noktada, fiziki ve psikolojik olarak dağıldığınızı, yorulup tükendiğinizi üstüne üstlük hak arayışı içerisine girdiğinize vurgu yaptınız. Eksik hemşire kontenjanlığı için istihdam çağrısında bulunurken, Karantina servisi 1 servisti, iki oldu, üç oldu. 4 bloklu Acil Durum Hastanesi açıldı. Toplamda 700 covid hastasına ulaştık dedin. Sevgili Oğuz, gecenin ne kadar uzun olduğunu hastaların bildiği gibi, pandemi nedeniyle sizlerin ne çektiğini de kaba yerleriniz bilir. Bazılarımız şiirlere, şarkılara, filmlere, kitaplara tutunuyorken sizler de insanları sağlığına kavuşturduktan sonra onun verdiği hazza tutunuyorsunuz. Bir kalpte bir çiçek yerine birçok gönülde buket oluyorsunuz.
**
Sn. Özgür Kıdrışlıoğlu, Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası, Hemşireler ve Ebeler Sendikası ve Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası adına, hükümete yönelik yaptığınız açıklamada, bitirdiğiniz, tükettiğiniz ve moral olarak sıfırlattığınız hemşirelerin randevu talebine cevap vermemeniz sonrasında erin mi yaman, beyin mi yaman olduğunu yapacağımız eylemde size göstereceğiz imasında bulundunuz. Sn. Kıdrışlığlu, unutmayın mal cimrilerde, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa işler işte bu noktaya gelir. Siz doğruları bildiğiniz için, yalanları dinlemek size eğlenceli gelir. Birilerinin bin bir derecen su getirerek ağlamalarına da kanmayın. Çünkü en iğrenç yalan, gözyaşı şekline girendir.
**
Sn. Devrim Barçın, sosyal medyadaki paylaşımında, yalandan kim öldü ki, imasında bulunarak, lütfen sizlere veri vermeden bütçenin %85'i maaşlara gider diyenlere inanmayın. Manipülasyonlara kanmayın. Sizlere veri sunmayarak bu bilgileri paylaşanlara itibar etmeyin. Çünkü o kişiler, size yalan söylüyor dedin. Ve TAK+BRT+Din İşleri +Toprak Ürünleri +Sigortalara aktarılan + Yüksek Yayın Kurulu, TÜK ve Cypruvex’e Genel Bütçeden aktarılan Maaş dahil tüm giderlerin, genel bütçe giderlerinin %48.75'i olduğuna vurgu yaptın. Sevgili Devrim, bence artık çok fazla ustası olduğundan yalancılık; meslek dalı olarak ilan edilmelidir. Ben artık bunlara inan ağzımla sövmüyorum. Ama küfür edercesine bir yerim ile gülüyorum..
**
Sn. Eralp Şerifoğlu, İngiliz Stg.’ni ima ederek, bir Kraliçe, 8/12/20 de 11.15 TL. 8/02/21 de 9.72 TL dedin ve Kraliçe’nin tahta baş aşağıya düştüğünü ima ettin. Ve Eee Kraliçe düştüyse fiyatlar neden düşmüyor diye sordun. Çarşıda Yasal hırsızlık artarak devam ediyor derken, sanırım yetkililere de göndermede bulundun. Hocam Dünyayı bir telaş sarmış gidiyor. Batıda Cavit amcanın (Covit 19) yakaladığını öpme belası. Doğuda göç ve yaşama telaşı. KKTC’de de gün bizim günümüz, malı nasıl götürürüz ve cebi doldururuz heyecanı.
**
Sn. Filiz Besim, öncelikle temaslı olmanız nedeniyle bir süredir izole olarak karantinada olduğunuz sırada yapılan Covid-19 test sonucunuzun pozitif çıkması nedeniyle lütfen geçmiş olsun dileğimizi kabul edin. Bu Cavit Efendi (Covit 19 ) ne eski sağlık bakanı nede bakan-bakmayan dinliyor. Tuttuğunu öperken, bu aralık elinden kaçan da kurtulmuyor. Sn. Besim, hükümet sanırım boş vermişlerden bir demet, herkes başının çaresine baskınlardan bir buketi hazırlamakla meşgul olduğundan, Cavit efendi de bizler için tuttuğunu öper çelengi hazırladı. Siz yeterli bilgiye sahip olduğunuz için sağlığınızın yeniden ‘Filiz’ atacağından şüphemiz yoktur. Ne yapalım, şu sıralar siyasi arena, bazı yetenek düşmanı, iki yüzlü insanların pazar tezgahı gibidir. Öne hep iyilerini koyarlar. Ama arkası hep işte böyle çürüktür.
**
Sn. Hasan Esendağlı geçen günkü paylaşımınızda yasaklardan dem vurarak kime uygulandığını ve kimin denetlediğini sordunuz. Ve devletçilik oynandığını, sağlımız adına masumane sabah yürüyüşüne bile izin verilmez ve yasak denilirken Türkiye’den gelen ekiplere film çekmeleri için izin verildiğini belirttiniz. Bu ne perhiz, ne lahana turşusu derken, memlekete gelen bulaşların büyük ölçüde Türkiye kaynaklı olduğu düşünülürse, bu çekimlere kim ve nasıl izin verebiliyor diye de sordunuz. Sn. Esendağlı, bizim memlekette bazı siyasiler ev lambası gibidir. Anaya, babaya yandıkları bellidir. Zaman zaman sokak lambası olmaya ve belli bir kesime yanmaya çalışsalarda bir türlü ülkeyi aydınlatan Cadde projektörlerine dönüşmezler.
**
Sn. Günay Çerkez, Türkiye’den gelecek aşıları beklersek, ikinci dozda Ağustos ayını bulacağımıza dikkati çektiniz ve “aşıları kendimiz alalım” çağrısı yaptınız. 100 Bin TL vermeye hazır olduğunuzu ifade ederken birçok iş adamının da katkı vermeye hazır olduğunu dile getirdiniz. Çağrınızdan sonra birçok iş adamının hareketlendiği de göze çarptı. Sn. Çerkez, bu pandemi olayı bize, tangur tungur yağarken kırıp döken dolu olmak yerine, bir birine zarar vermeden yağan naif kar taneleri gibi olmayı öğretti. Bahçıvanın, bir gül için bin dikene su verdiği gibi, sizler güIün dikenin himayesinde yaşamadığını aksine, dikenin itibarının güI himayesinde olduğunu kanıtlamaya çalışıyorsunuz. Bu çok hoş oldu.
***
GÜNÜN FIKRASI
Eksoz deliğinden yaptı
Jinekolog’un biri doktorluğu bırakıp araba tamircisi
Olmaya karar Ustalık Belgesi alması için sınava girer ve
Sınavdan 100 üstünden 150 alıp geçer. Bunun üzerine soruşturma
Açılır ve müfettişler sınavı yapan hocayı sorguya çekerler.
Bu iş nasıl oldu diye de sorarlar.
Hoca, ‘Valla yapı değiştir dedim değiştirdi. Filtreyi değiştir
Dedim değiştirdi. Bujileri temizle dedim temizledi.
Müfettiş, ‘ iyi de neden 100 üzerinden 150?’
Hoca, Bunların hepsini arabanın eksoz deliğinden yaptı da ondan’
GÜNÜN SÖZÜ
GÜNÜN FOTOSU
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.