Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Özlem Gürkut, Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde PCR testlerinin pozitif olduğu tespit edilen 3 yoğun bakım hemşiresi ve bir hasta nedeniyle temaslı 21 hemşirenin karantinaya alınmasının, iş yükünü artırdığını vurguladı.
Zaten personelin yetersiz olduğunu, böyle bir durumda işlerin daha da zorlaştığını belirten Gürkut, “Hastanede kaynağı belli olmayan pozitif vaka var. Temaslı olan hemşireler karantinaya alındı. Ameliyatlar ve yoğun bakım bölümleriyle ilgili düzenlemeler yapıldı. Hasta sayısı azaltıldı” diye konuştu.
Dr. Özlem Gürkut, Haber Kıbrıs WEB TV’de yayınlanan “Markaj” programına katılarak Ali Baturay’ın sorularını yanıtladı.
“Hızlı test kitleri yanlış sonuç verebilir”
Hastanede kullanılan hızlı PCR testlerinden dolayı pozitif vakalarla ilgili yanlış sonuçlar çıkabildiğini anlatan Gürkut, “Hastanede hastalara ve refakatçilere hızlı PCR testi yapılıyor. Bu nedenle vakalarla ilgili sorunlar oluyor, ilk başta negatif görülse de pozitife dönüşüyor. Sağlık çalışanları hasta olma riski en yüksek gruptur, çünkü sağlık çalışanı hasta ile arasına mesafe koyarak tedavi edemez” dedi.
“Yüksek temas riskinin şartları var”
Özlem Gürkut, “bir süre önce hastanede pozitif olan işçi başı yardımcısının, temaslı olabileceği ihtimaline rağmen ihtiyaçtan çalıştırıldığı, sonra da pozitife dönüşüp hastanede soruna dönüştüğü” iddiasını da değerlendirdi.
Pozitif olanlarla temaslıların izole olmasıyla ilgili çalışmaları temaslı takip ekibinin yaptığına dikkat çeken Gürkut, “Ekibin yüksek temas riski taşıyan birini çalıştıracağını düşünmüyorum. Yüksek temas riski, 15 dakikadan uzun süren, maskesiz ve 2 metreden daha yakın temas kuranlardır” diye konuştu.
“Halkımız paniktir ancak önlem almıyor”
Kıbrıslıların, çok panik yaptığına ancak az önlem aldığına işaret eden Özlem Gürkut, “Sosyal medya ile gerçek hayat farklı. Kalabalık ortamlara giriyorlar. Maske kullanmıyorlar. Alışveriş için toplu mekanlarda bulunuyorlar. Hastalık yakın çevreden bulaşır. Tedbiri elden bırakmamalı” diye ifade etti.
“Kurallara her zaman ve her yerde uyulmalı”
Virüsten korunmak için maske, mesafe ve hijyen kurallarına her zaman ve her yerde uyulması gerektiğini savunan Gürkut, “İş sırasında maske kullanılırken, molalarda gevşemeler oluyor. 4 Mayıs’ta alınan sert tedbirlerin son zamanlarda gevşediğini görüyoruz” diye konuştu.
En büyük tehlikenin kaynağı belli olmayan vakalar olduğuna dikkat çeken Gürkut, “Hastalığı engellemek için test sayısı artırılmalı. Pozitifleri tespit edip izole etmek lazım” dedi.
“Altyapı ve çalışan düşünülmeden hastane yapıldı”
Yapımı tamamlanan Acil Durum Hastanesi’nin doktor, hemşire ve altyapı sorunlarından dolayı faaliyete giremediğini anlatan Gürkut, “Yeni hastaneye mevcut personel aktarılırsa sorun çözülmüş sayılmaz. 1 hemşire 2 yoğun bakım hastasına, 1 doktor 10 yoğun bakım hastasına bakabilir. Hekim ve hemşire alınıp pandemi konusunda uzmanlaştırılmaları lazımdı. Hastane hızlı bitirildi ancak yapılırken elektrik, su ve kanalizasyon sorunları düşünülmedi” ifadelerini kullandı.
“Komitenin görevi salgını kontrol altında tutmaktır”
Bakanlar Kurulu ile kararları alan Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi arasında sorun olup olmadığının sorulması üzerine Gürkut, “Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin görevi salgını kontrol etmektir. Uzmanlık alanları sağlık alanıdır. Birinci hedefleri sağlıktır. Ekonomi ile ilgili sorunları hükümetin çözmesi lazımdır” dedi.
“Yılbaşı kutlamalarının önüne geçmek istediler”
Komitenin meyhaneleri kapatmasını ve saat 21:00’den sonra restoranlara izin verilmemesini değerlendiren Gürkut, şöyle konuştu:
“Uzun süren muhabbet masaları saat 21:00’den sonra kurulur. Amaç, buşaia neden olacak uzun süreli muhabbet masalarını engellemektir. Yılbaşı kutlamalarının önüne geçmek için 4 Ocak’a kadar bu kararın alındığını düşünürüm. Paket servise devam edilecek. Alınan kararlar halkın sağlığını korumak içindir. Hastalık yaygınlaşırsa ülke tamamen kapanacak. Bu kararlarla ilgili yöneticilere de görev düşer. ‘Üst komite karar aldı biz ne yapabiliriz?’ demek, olmaz ekonomik sorunlara çare bulunmalı…”
“Yarıyıl tatilinin öne alınması faydalı değil”
Okulların yarıyıl tatiline erken girebileceklerini ancak çocukların evde ne yapacağını sorgulayan Gürkut, “Hastalığın artmasının beklendiği zaman; esas soğuk olan aylar Ocak ve Şubattır. Okullar erkenden kapatılırsa, ileride ne yapılacak? Okul kaynaklı bulaş varsa bahse konu okulda eğitime ara verilmeli. Vaka toplum kaynaklıysa çocukların evde kalmalarının bir anlamı yok. O zaman tümden kapanma olmalı” dedi.
“Ev karantinası uygun değil”
Sağlık Bakanlığının ev karantinasını uygun bulmadığını anlatan Gürkut, “Bakanlık, teknolojik ekipmanlara rağmen, ev karantinası uygulamasının fire verdiğini ve uygulanamadığını söylüyor. Sonuçları paylaşmadılar ama bunu dile getirdiler. Bu yöntemin, kültür seviyesi yüksek ülkelerde işe yarayabildiği söylendi” diye konuştu
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.