Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Sıla Usar İncirli, Ada TV ekranlarında yayınlanan bir programa konuk olarak gündeme dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Mevcut hükümetin yönetim zafiyetlerini ve ülkeyi içine sürüklediği derin sosyal krizi sert bir dille eleştiren İncirli, CTP’nin 55. kuruluş resepsiyonundaki nezaket kareleri üzerinden yapılan eleştirilere de kürsüdeki kararlı duruşunu hatırlatarak yanıt verdi. İncirli, “Hiç kimse nezaketimizi, mücadelemizdeki kararlılığımızla karıştırmasın. O kürsüden tüm yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin hesabını en sert şekilde sorduk, sormaya da devam edeceğiz” dedi.
“Toplumsal bir çöküşle karşı karşıyayız”
Ülkenin içinde bulunduğu güvenlik zafiyetine ve tırmanan toplumsal şiddete dikkat çeken Sıla Usar İncirli, mevcut yapının halkın can ve mal güvenliğini koruma yetisini tamamen yitirdiğini savundu. Okullardan sokaklara kadar sirayet eden şiddetin bir tesadüf olmadığını vurgulayan İncirli, “Halkımız yalnızca ekonomik bir dar boğazda değil, aynı zamanda ciddi bir sosyal çöküşün eşiğindedir. Gençlerimiz bu güvensiz iklimden kaçmak için göç yollarını zorluyor. Bizim sorumluluğumuz sadece rakamları düzeltmek değil, bu toplumun huzurunu ve güvenini yeniden tesis etmektir. Sosyal devlet ilkelerimizle bu karanlığı hep birlikte dağıtacağız” ifadelerini kullandı.
“Bütçe açığının kaynağı liyakatsizlik ve kayıt dışılıktır”
Ekonomik tabloya ilişkin değerlendirmelerinde 2026 bütçesindeki devasa açığa işaret eden İncirli, bu tablonun temel sebebinin kötü yönetim ve liyakatsizlik olduğunu belirtti. Kamu kaynaklarının belirli odaklara peşkeş çekildiğini ifade eden İncirli, şöyle devam etti: “Maliye sürekli borçlanırken, halkımız ağır vergi yükü altında ezilmektedir. İhalesiz alımların ve usulsüzlük iddialarının havada uçuştuğu bu düzene son vereceğiz. CTP ikliminde rüşvete ve yolsuzluğa asla geçit yoktur. Kayıt dışılığı bitirerek vergide adaleti sağlayacak, devletin kaynağını yeniden halkın hizmetine, yatırıma ve alım gücünü korumaya yönlendireceğiz.”
“2026: Değişimin ve çözümün yılı olacak”
2026 yılında gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Kıbrıs Türk halkının iradesini yeniden dünyaya ilan edeceği bir dönüm noktası olacağını söyleyen İncirli, bu sürecin bir erken genel seçimle taçlanması gerektiğini vurguladı. Tufan Erhürman’ın vizyonunun bu değişimdeki önemine değinen İncirli, “Kıbrıs Türk halkı çaresizliğe mahkûm değildir. 2026 yılı, içeride adil bir düzenin kurulacağı, dışarıda ise Kıbrıs sorununda çözüm odaklı müzakere süreçlerinin canlanacağı bir yıl olacaktır. Biz yönetmeye hazırız, halkımızla birlikte geliyoruz!” diyerek değişim mesajını net bir şekilde verdi.




















-001.gif)





































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.