• BIST 10045.74
  • Altın 2405.878
  • Dolar 32.4753
  • Euro 34.6738
  • Lefkoşa 27 °C
  • Mağusa 26 °C
  • Girne 26 °C
  • Güzelyurt 24 °C
  • İskele 26 °C
  • İstanbul 16 °C
  • Ankara 18 °C

Siyasetin çirkefi ve Özersay

Oshan SABIRLI

Kudret Özersay’ın yeni bir siyasi oluşum ile Kıbrıs Türk halkının yanında olacağı, bunun için 2016’nın ilk günlerinde partisini resmen açıklayacağı yine Özersay tarafından sosyal medya üzerinden duyuruldu. Biz beklemedeyiz. Cumhurbaşkanlığı seçiminde, dikkate değer bir başarı elde eden Özersay’ın, siyaset sahnesindeki yeri şu sıralar farklı kesimler tarafından çok konuşuluyor. Özersay’ın seçim başarısının sırrı neydi? Özersay ülke siyasetinde nasıl bir yer edebilir? Özersay Parlamento’da mı olmalı? Yıpranmadan Cumhurbaşkanlığı seçimini mi beklemeli? Yeni bir siyasi oluşuma ihtiyaç var mı? Benzer soruları arka arkaya sıralamak mümkün. Ülkede siyasi istikrarsızlıkların, siyasetçiye olan güvenin tavan yaptığı bir aşamada, 3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na kafa tutması ile toplum gözünde iyi bir yer edindi Kudret Özersay. Siyasi geçmişi yoktu, iyi bir akademisyen, iyi bir müzakereci, iyi bir insan, iyi bir eş, iyi bir dost olmanın ötesinde şimdi siyasi parti lideri olmaya soyundu. Oysa her şey sözde siyasi bir kaygı gütmeden başladı. Toparlanıyoruz hareketi sayesinde, ülkedeki sessiz bir çoğunluk, entelektüel bir kesim ile tamamen ideolojik bir yola çıkılması ve her ne kadar kendisi “ben başkan, lider değilim” dese de, toparlanıyoruz hareketinin ana ismi, ilk akla gelen ismi, hatta tek ismi olması ile dikkat çekti. Sonrasında Toparlanıyoruz şekil değiştirdi ve Temiz Toplum Derneği olarak yola koyuldu. O idealist adamın Eroğlu’nun müzakerecilik görevine geri dönmesi ile halkın gözündeki değeri de kanımca dejenerasyona uğradı. Toparlanıyoruz ekibinden bazı güçlü isimlerin zaman içerisinde koptuğunu, onların yerine farklı coğrafyalardan, siyasi çalkalanmaların etkisi ile yeni takviyelerin olduğunu gözlemledik. İşte buraya kadar görüntü bildiğimiz görüntüydü. Bugün 2016 yılındayız oysa KKTC ölçeğinde, Toparlanıyoruz ile “Temiz Bir Toplum”, “Temiz Siyaset”, “Kendi İrademize Dayalı Bir Gelecek” gibi kavramlar Özersay’ın “Toplum Sözleşmesi” ile birlikte birçok kişi için 2012 yılında patlak verdi. Thomas Hobbes, Jean-Jacques Rousseau’nun yolunda bir Mülkili’nin çok daha güçlü argümanlar ile günümüz Kıbrıs’ına, teori kitaplarının basmakalıplığından çok daha iyi hizmet eden fikirler üreterek gelmesi gerekiyordu. Buraya kadar bence olmadı. Çok iyi arkadaşlarımın, çok sevdiğim dostlarımın Toparlanıyoruz sürecinde Özersay ile birlikte yürüdüğünü gözlemlememe karşın, hiçbir şekilde inanamadım, inandırılamadım. Hatta yanılmıyorsam 2012 yılında, muhalif bir tutum sergilemem üzerine Kudret Özersay’ın “Sevgili Oshan eleştirebilirsin, ancak öncesinde bir kahve içelim, sonra eleştireceksen eleştir” şeklindeki mesajı sonrasında kahve içinceye kadar eleştirmemeyi seçmiştim (bu arada o kahveyi hiç içilemedi). Yeni yıl geldi, şimdi kimler ile bu yola baş koyulduğunu merak ediyorum ve bekliyorum. Siyaset çirkefinde temiz bir ışık mı doğacak? Yoksa yenisinin eskilerinden bir farkı olmayacak mı? Göreceğiz.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları