KKTC’de bir ilki oluşturan 4’lü koalisyon hükümetinin geçtiğimiz gün düzenlediği basın toplantısını, izleme olanağı buldum. Basın toplantısında suçlu bulundu. Suçlu eskiden her hırsızlık olayı sonrasında bu işi sen yaptın denilen kaşarlı hırsız ‘Nigoli ‘ yapmadı.
Kıbrıs’ın Arsen Lüpen’i, Mustafa Serttaş, bir başka deyişle ‘Tavuri’ de değil. Suçlu meğer bizim TL’yi eline göre bulan ve yıllarca, eşek sudan gelinceye kadar evire çevire döven ‘Döviz’miş.
Neyse, bakanları dinlerken, birden aklıma Kudüs’teki ‘Ağlama Duvarı’ geldi. Rahmetli babam oğlum, her kim çok biliyorum derse ve sonsuz vaatlerde bulunursa kendini ondan uzak tut. Zira bildiği kendinden öte değildir derdi. Vallahi rahmetli babama hak vermedim dersem yalan olur.
Basın Toplantısında konu ‘Ceryan’ üzerine odaklandı. Kablo ile Türkiye’den elektrik getirileceği ve enterkonnekte olacağımız Türkiye’ye elektrik bile satacağımız dile getirildi. Bunun gerçekleşmesi sonrasında yenilenebilir enerjiyi bir başka deyişle güneş ve rüzgardan daha çok faydalanarak enerji üretebileceğimiz öne sürüldü.
Bu noktada, hayatımız doğmamış çocuğa don biçmekle geçiyor desem yalan mı olur? Yahu kablo ile getirilecek enerji için daha bir taş bile koymadık. Daha bir adım bile atmadık. Yapacağız demek başka bir şey, yapmak için bir adım atıp ortaya bir şey koymak başka bir şey.
Haaaa, yapılmasın mı? Kesinlikle yapılsın ve enterkonnekte sisteme girelim. Ama bu su meselesinde olduğu gibi değil, Kıb-Tek’in inisiyatifinde olması gerekir. Ancak bu noktada Güney’in tavrı ne olacak belli değil. AB enterkonnekte sanki onay vermez gibi Güney, ‘OHİ’ derse ve AB bu noktada Türkiye’ye yapamazsın derse, Türkiye bu hayıra karış çıkar mı? Çıkmazsa hevesimiz kursağımızda kalır. Bunu açıklayan yok. Bakanlarımız vatan, millet, Sakarya, nurlu ufuklar söylemlerine devam ediyor.
Bence bu konuda erken açıklama yapıldı. Engeller giderildikten sonra gerekli açıklama yapılsaydı hata ihtimali de ortadan kalkardı. Aslında bu kazanacağımız en büyük zafer olurdu.
Birde hayır sözünü yemediğimizi düşünün. Kablo çalışmalarının da başladığını hayal edin. Bu iş ne zaman ‘The End’ olur dersiniz? Bence en iyi tahminler ile 4-5 yıl derim. Şuanda AKSA ve Güney’den elektrik alarak yallah yallah günü kurtarıyoruz. Bu süre içerisinde talep daha da artacağı için bu elektrik bize yeter mi? Kesinlikle yetmez. Yani, günü kurtarmak için acil santrallara ihtiyacımız var.
Sayın bakan santraller gerekmez diyor. Gerekmezse ve 6 ay sonra ülke kısmen elektrik kesintilerine maruz kalarak bölge bölge karanlıkta kalırsak, bakan önüne konulan pirincin taşlarını ayıklayabilecek mi? Birde şuanda Kuzeye elektrik veren Güney’in, yarın siyasi nedenlerden dolayı ben artık oynamam dediğini düşünürsek bu risk şu kabul edilebilir bir risk olur mu?
Kıb-Tek 4 santrale ihtiyacım var diyor. İhaleye çıkalım diye bas bas bağırıyor. Bakan Özdil Nami, bizim Minik Kuşların söylediğine göre babasını da alarak (O da ne hikmetse) AKSA Yönetim Kurulu Başkanı Cemil Kazancı ile görüşüyor. Yine bizim Minik Kuşlar, Sn. Kazancı’nın gel bu kablo işini birlikte yapalım önerisini bakana sunuyor. Bilahare, 4 santrali de üstleneyim. Zaten bir santral Mağusa Limanında bekliyor. 3 tane daha getireyim. Siz elektriği yine benden alın diyor. Kazancı bu öneriyi Kıb-Tek yönetim kuruluna da götürüyor.
Peki, AKSA’nın hizmet verdiği ülkelerden buraya getireceği eski santrallerin, ihaleye çıkılarak alınacak olan yenilerin sağlayacağı verimi sağlayabilecek mi? Aman şimdi para vermeyelim diyerek bu öneri kabul edilirse, verilecek alım garantisi sonrasında bu miktar kat be kat, halkın cebinden alınarak, AKSA’ya ödenmeyecek mi?
Şimdi burada eğri oturalım ama doğru konuşalım. AKSA santralleri getirmeye getirsin. Peki alım garantisi 2024’de bitecek AKSA, getireceği santraller ve ortak olacağı kablo sonrasında bu işi 2024’e noktalayacak mı? Kabloyu birlikte getirdiniz. Üretim birlikte yaptınız. Peki tahsilat kısmı dışarıda kalır mı? Peki bunun adı özerkleştirme mi? Yoksa özelleştirme mi olur? Bir bilen lütfen cevap versin?
Bakan ben bekleyeceğim diyor. Ama halk olarak bizler karanlığı bekleyemeyiz. Bence 4 santral için ihaleye çıkılsın. Kim uygun bulunursa ondan alınsın. Yok diyen bakanın bende uyandırdığı intiba ‘Özelleştirmedir’ ayrısı gayrısı yoktur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.