Sahibine Mesajlar

Sayın Fatma Darben, UBP İskele Bölgesi Kadın Kolları Başkanlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Özge Usluer gibi güçlü bir ismi 2 oy ile geçerek koltuğu kapmanız bence alkışlanacak bir başarı. Ancak anlayamadığımız bir durum var. Nazım Çavuşoğlu, Osman Kırşan, Halil Orun gibi bölgenin ağır toplarını kendi saflarınıza nasıl çektiniz diye sorsam. Ama olsun Fatma Hanım bu birleşen gücün sonrasında nasıl göğün her yerde olduğunu anlamak için dünyayı dolaşmak gerekmezse sizin de kazanacağınızı görmemek için kör olmak gerekirdi. ** Sayın Osman Kırşan, UBP İskele İlçe Başkanlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. UBP’de cadı kazanının kaynadığı bu günlerde baş olmak sanırım pekte hayırlara vesile olmaz. Sizin kazanacağınızı günler öncesinden yazdık ve çizdik. Nasılki minaresi görünen köy Kılavuz istemezse sizin de kazanacağınızı görmek için ‘FAGO’ gerekmezdi.  Karışık olayların ve entrikaların döndüğü fırtınalı bir denizde geminizi sağ salim limana götürmek büyük başarıdır. Kutlarız. ** Sayın Halil Orun intikam sıcak yenen bir yemek olmaktan yıllar önce çıktı ve intikam soğuk yenen bir yemek kategorisine taşındı. Sanırım Belediye Başkanlığı seçimlerinde karşı saflarda yer alanlara karşı kılıcınızı fena bilediniz. Önce Kadın Kolları Başkanını sonrada İlçe Başkanının kellesinin bumburo kopartılması için kolları sıvadınız. Bugüne kadar sessiz ve sakin kalıp sustunuz. Ama Silaha susturucu takmak silahın özeIIiğini değiştirmez. Sadece sesini azaItır. Ateş edilen hedefi yine etkisiz haIe getirir. Aynen susturucu takılmış Orun kold tabancasının hedefi berhava ettiği gibi değilmi? ** Sayın Necdet Numan, bir zamanlar kartal gibi göklerde süzülen. Aslan gibi kükreyerek pençelerini çok fena geçiren. Bir sözü ikilenmeyen Necdet Numan’a ne oldu? Girne İlçe Başkanlığı seçiminin ilk raundunu berabere bitirdin. Sıra ikinci rauntta. Ancak görüntü ve bu görüntünün yansıması aman aman net değil. Flu bir görüntü var. Bir zamanların kartalı henüz serçe olmadı ama galiba kanatları biraz yolunmuş gibi. Sevgili Necdet düne kadar hiç kimsenin mecburi istikameti olmadın. Kimsenin de çıkmaz sokağı olmadın. Baktın olmayacak goy ver gitsin be Necdet. Senin ismin var. ** Sayın Özge Usluer öncelikle kaybettiğiniz UBP İskele Kadın Kolları başkanlığı için geçmiş olsun taziyelerimizi lütfen kabul edin. Sahi ama son günlerde sizin ailenin üzerinden kara bulutlar eksik olmuyor. Önce siz Fatma hanıma karşı sonrada eşiniz Aliriza Bey, Osman Kırşan’a karşı kaybetti. Ama işin enteresan tarafı çok güvendiğiniz dağlara lapa lapa kar yağmasıdır. Özge hanım kaybettiğinize sakın üzülmeyin.  Hayatı gözyaşlarınız ile ödüIIendireceğinize, gülücükleriniz ile cezalandırın. ** Sayın Okyay Sadıkoğlu, UBP parti meclisine aday olduğunuzu öğrendik. Aday numaranız da 3 numaraymış.  Ortalığın alafıcırık toz duman olduğu bir zamanda senin Parti Merkez Meclisine aday olman kirlenen siyasete temiz bir damla olarak düşecek kanaatindeyim. Sevgili Okyay, insanlar eğIenebiIdikIeriyIe arkadaş oIurIar.  Dertlerini anlatabildikleri ile dost ve ağlayabildikleri ile kardeş olurlar. Sen ağlayabildikleri kategorisinde olduğun için seni hep kardeş olarak gördüler. UBP üyelerinin çoğu aklı selim insanlardan oluşur. Ve bu nedenle seni ‘Pandoranın’ kutusundan banko çıkartırlar diye düşünüyorum. ** Sayın Suphi Hüdaoğlu, duyduğumuza göre TDP Genel Sekreterliğini bırakıyormuşsunuz. Yeni dönemde Partinin MYK’sına gireceğiniz yönünde duyumlar aldık. Biz Cemal Özyiğit’in yorulmasından sonra parti başkanlığı için biçilmiş kaftan olarak sizi görmüştük. Demekki siyasetin kirli ve sisli havası sizi de bunaltmış. Doktor olmanıza karşın bu sisli ve kirli havaya karşı tedbir almak yerine bu havadan kurtulmanın yolunun Adios demek olduğunu düşündünüz. Yazık kirli havaya karşı zaferi siz kazanırken TDP ve Siyaset denen kirli yaratık kaybeden oldu. ***** Parasını ödedi ama evi alamadı !.. Haspolat’ta Belediye Evleri Sosyal Konutlar olarak bilinen Apartman Dairelerinin, döviz ile ödenen aylık taksitleri ile ilgili şikâyetler bitmek bilmiyor. Dövizin önlenemez yükselişi sonrasında taksitlerini ödemekte zorlanan ev sahiplerinin yanı sıra evi satın alıp da evi teslim alamadıkları gibi paralarını da kaybeden insanların var oldukları öne sürülüyor. Sosyal Konut almak için başvuru yapan bazı şahısların hak sahibi olduktan sonra ödedikleri ön taksit paralarını geri alamadıkları gibi evi teslim alamadıkları ileri sürülüyor. Londra’da sakin Mehmet Shemi yaptığı açıklamada Taner Bey ben yaklaşık 10 yıl önce ekonomik sebeplerden dolayı ailemle birlikte ülkemi terk edip İngiltere’ye yerleştim.  Hali hazırda İngiltere’de yaşıyorum.  Ayrılmadan önce Lefkoşa Belediyesi eski başkanı Cemal Bulutoğlu zamanında Sosyal konutlarına başvurduk ve hak sahibi olduk.  2,750 Stg. verdik ama daha sonra ne konut nede paramızı geri alabildik yani dolandırıldık dedi. ***** Çocuk polikliniği riskli bölgede !..   Lefkoşa Devlet Hastanesindeki çocuk polikliniğinin yeri ile ilgili tartışmalar devam ediyor. Çocukların yetişkinlerin bulundukları bölümlerden ayrılmasına memnun olan hasta yakınları, çocuk kliniğinin Nükler Tıp Merkezinin hemen yanına taşınmasından rahatsız. Hasta yakını çevrelerinden bir kaynak yaptığı açıklamada Kuzey Kıbrıs'ın en büyük devlet hastanesindeki çocuk polikliniği, yıllarca iç içe kaldığı yetişkin poliklinikten ayrıldı. Olması gereken de buydu. Çocuklarımız yıllarca her tür yetişkin hastayla aynı ortamı, aynı havayı paylaşmak zorunda bırakıldı. Şimdiyse KKTC Sağlık Bakanlığı, kaş yapayım derken göz çıkardı dedi. Ayni kaynak açıklamasına devamla Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi'ndeki çocuk polikliniği, nükleer tıp merkezinin yanı başına taşındı. Olası bir radyasyon sızıntısı düşünülmeden çocuklarımızın geleceğiyle oylanıyor. Aynı anda 5 doktorun hasta kabul edeceği şekilde düzenlenen yeni çocuk polikliniği, nükleer tıpla birlikte bodrum katını birlikte paylaşıyor. Giriş ve çıkış, sadece 1 kapıdan yapılıyor. Olası bir yangın sırasında acil çıkış kapısı görmedim. Acil çıkışı belirten herhangi bir yazıya da rastlamadım ifadesinde bulundu. Yeni çocuk polikliniğinde göze çarpan bir ayrıntı daha. Yangına karşı uzunlamasına giden çocuk polikliniğine yangın söndürme hortumu konmuş. Poliklinikteki oyun odasının yanı başına konmuş diyen ayni kaynak  yangın hortumu, çocukların oyun oynaması için monte edilmiş olmalı ki 1 metre ya var, ya yok. Anlayacağınız, çocuklarımızı düşünen yok. Yangın mı çıkar, radyasyon sızıntısı mı olur? Bunlar önemsenmeden çocuklarımızın geleceğiyle oynanıyor dedi.