Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri ve Gazimağusa Milletvekili Dursun Oğuz katıldığı bir TV programında son günlerin gündemine ait konuları değerlendirdi.
Diyalog TV de Güne Merhaba programında Çiğdem Aydının konuğu olan Oğuz, gerçekleşen 7 Ocak seçimlerinde UBP’nin en çok mühür alan parti olmasına rağmen hükümette yer alamamasının seçimler öncesinden başlayan bir şer ortaklığının sonucu olduğunu belirterek bazı siyasi partiler UBP den korkuyor dedi.
Seçimlerde UBP’nin daha çok mühür alabilecek durumda olduğunu ifade eden Dursun oğuz “biz rakamsal anlamda almış olduğumuz oy oranların kendi bünyemizde öz eleştirisini yaptık ne var ki birçok siyasi parti bunu yapmaya hala daha cesaret edemiyor” dedi.
UBP’nin almış olduğu % 36’lık oyun tümünün UBP’ lilerin vermiş olduğu oy olmadığını ifade eden UBP Genel Sekreteri Oğuz “yaptıklarımız, haklın önüne çıkıp söylediklerimiz halktan takdir görmüştür” ifadelerini kullandı.
Soruları yanıtlayan Oğuz, seçim öncesi halkın karşısına bildirgeleriyle çıkanların aldığı sonuç, ülke yönetimine gelmelerine değil, başlarını ellerinin arasına alıp özeleştiri yapmalarının gerekliliğine vurgu yaptı.
7 Ocak seçim sonuçlarına göre kaybedenlerin, sandık sonuçlarını değerlendirmeden Meclis aritmetiğinden hareketle ülkeye, halka hizmette değil, yenilgiyi örtbas etmede buluştuklarının altını çizen Oğuz “halkımız, iradesine yapılan bu hareketi asla unutmayacaktır” şeklinde konuştu.
Vatandaşlıklar konusunda sorulan soruya Oğuz, Bakanlar kurulu kararıyla yapılan vatandaşlıklardan bazılarının iptal edildiğini, bazı vatandaşlıkların evlilik bazılarının ise burada doğup büyüyen 18 yaşını doldurmuş kimseler olduğunu belirterek vatandaş yapılanların bir kısmı UBP ne oy verdikleri gibi diğer partilere de oy verdiklerinin altını çizerek vatandaş yapılanlardan bazılarının ise YSK’na kaydını yaptıramamış olduğunu belirtti.
Seçim sonuçları karşısında kendi başarısızlıklarını sorgulamayanların UBP’nin almış olduğu oylara şaibe düşürmeye çalıştıklarını vurgulayan UBP Genel Sekreteri, UBP’nin İktidarda yapmış olduğu olumlu çalışmalar sayesinde bu oya ulaştığına vurgu yaptı.
Afrin’e yönelik olarak UBP’nin bazı girişimlerde bulunacağını bu konuyla ilgili olarak karar alındığını ifade eden Oğuz, Afrin’e yapılan harekatın insani amaçlar yanında Türkiye’nin güvenliğine yönelik olduğuna dikkat çekerek, benzer ortamların Kıbrıs’ta da yaşandığını belirtti.
Oğuz devamla, Anavatan Türkiye’nin Afrin’de başarıyla sürdürdüğü “Zeytin Dalı Harekâtı”na ilk günden beri desteklerini beyan eden UBP’nin, PM ve bazı STÖ’den oluşan bir ekiple bölgeye bir ziyarette bulunulacağının kararının üretildiğini ve bu konuda bir çalışma başlatıldığını da duyurdu.
Oğuz, “UBP, KKTC’nin bugünlere ulaşmasında maddi, manevi desteğini esirgemeyen, halkımızın refah, huzur ve güvenlik içinde yaşaması için her türlü fedakârlığı sergileyen Türkiye’ye desek beyan etmenin vefa borcu olduğuna inanır. Bu ülkede Anavatan Türkiye Kıbrıs Türk varlığının teminatıdır ve Türkiye’nin tartışılması, tartıştırılması olamaz” dedi.
Kıbrıs’ın Türkiye’nin koruma kalkanı içinde, çevresinin bir ateş çemberi ile çevrilmiş olduğu benzetmesini yapan UBP Genel Sekreteri, Türkiye ile Kıbrıs Türkünün arasına nifak sokmaya çalışanlar olduğunu vurgulayarak Türkiye’nin adadaki varlığını tartışmak kimsenin haddine değildir dedi.
Son zamanlarda suni olarak gündeme taşınmaya çalışılan UBP Kurultayına dönük sorulan soruya Oğuz, UBP de gerçekleştirilen Kurultayların birilerin isteklerine ve arzularına göre yapılmadığını belirterek Kurultayların yetkili kurulların almış olduğu kararlar doğrultusunda gerçekleştirildiğini n altını çizdi.
Yargının kestiği parmağın acımaz olduğunu ancak bundan böyle olası eylemlerde yaşananların mercek altına alınmasının da kaçınılmazlığına dikkat çeken UBP Genel Sekreteri alınan hapislik kararlarının tarihsel bir karar olduğuna vurgu yaptı.
Arzu edilmemekle birlikte önümüzdeki dönemlerde çeşitli kuruluşların sokağa taşan eylemlerinde ellerini ne Başbakanlık demirlerine ne de başka, başka yerlere değdiremeyeceklerini ifade eden Oğuz, yapılanların bir yerlere yazılmış olduğunu belirterek “ilk defa böyle bir uygulama oldu. Ülkedeki demokrasinin boyutu bundan sonra alınacak kararlarla sınanmış olacak” dedi.
Birilerinin bilerek “kaşıntı” yapmaya çalıştığına dikkat çeken Dursun Oğuz “KKTC’nin varlığını kabul etsinler, Türkiye ile olan bağları kesmeye çalışıyorlar, alınan son mahkeme kararları bağlayıcı olmuştur” ifadelerini kullandı.
Çevrelerin buna alet olmaması gerektiğini ifade eden Oğuz, “ben de dahil konuşulacak birçok şey olmasına rağmen susmayı tercih ediyoruz, her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe, bütünlüğe ihtiyacımız var” dedi.
İmamın ordusu ifadeleri ile ilgili sorulan soruya ise Dursun Oğuz, bunun içindekini dışarıya atma olduğunu belirterek “çevirdiler yanmasın, şu koltuklar var ya şu koltuklar, neler söyletip, neler geri aldırtıyor “ ifadesini kullanarak “kimseleri kandıramazlar, imamın ordusu diyorlar, sonra çeviriyorlar. Birbirimizin yüzüne bakıyoruz, etkinliklerde bir araya geliyor konuşuyoruz.
Soğukkanlılığımızı korumamız lazım, iç barışa ihtiyacımız var” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.