• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • Lefkoşa 21 °C
  • Mağusa 21 °C
  • Girne 21 °C
  • Güzelyurt 22 °C
  • İskele 21 °C
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 22 °C

Aşılar ve Komplo Teorileri

Bölüm 1: Aşılar, Bulaşıcı Hastalıklar ve Bağışıklık Sistemimiz
Aşılar ve Komplo Teorileri

Son birkaç yıldır yurtdışında aşı karşıtları ile koruyucu hekimlik yanlılarının mücadelesini izliyor ve bu sorunu gelişmiş ülkelerde tartışacak konusu kalmamış toplumun suni bir sorunu olarak görüyordum. Tam Türkiye’de bu tip bilimsel bir dayanağı olmayan halk sağlığını tehdit eden bir akımın mevcut olmadığına sevinirken, yavaş yavaş aşı karşıtlığı hareketinin oluşmakta olduğunu izliyorum. Durum böyle olunca da özellikle de internet ortamındaki asılsız iddia ve sansasyonların üzerine gidip onları çürütme işi Yalansavar’a düştü.

Konu uzun ve karmaşık, bu nedenle birkaç bölümde işlemeye çalışacağım:

Aşılar sayesinde yılda en az 3 milyon kişi ölümden kurtuluyor.

Aşılar son 300 yıl içinde, koruyucu hekimlik alanında yapılan en önemli tıbbi buluş. Bulaşıcı hastalıklara karşı aşı benzeri uygulamalar, tarihte 17. yüzyıla dek uzanıyor. O zamanlar insanlığın başbelası olan çiçek hastalığından korunmak için, aktif çiçek hastalığı geçiren bir kimsenin iltihaplı ayralarından alınan sıvı kurutuluyor ve kurumuş tanecikler deride yara açılıp buraya ekiliyor, ya da enfiye gibi burna çekiliyormuş. Bu yöntem epey yüksek bir ölüm riski taşısa da, eğer öldürmezse uygulayan kişinin çiçek hastalığına yakalanmasını engellediği için epey yaygınmış. 18. yüzyılda hastalardan alınan iltihap yerine hasta ineklerden alınan lenf düğümleri aynı iş için kullanılmaya başlamış. Aşılanma kelimesinin ingilizcesi olan “vaccination“, latince inek anlamına gelen “vacca” kelimesinden köken alıyor.

Günümüzde halen, aşılar sayesinde yılda yaklaşık 3 milyon kişi ölümden, çok daha fazlası da verem, çocuk felci, difteri, boğmaca, menejit gibi sakat bırakan veya kronikleşen hastalıklardan korunuyor. Çok daha önemlisi, 20. yüzyıldaki dünya çapında WHO (Dünya Sağlık Örgütü) himayesinde yapılan aşılama kampanyaları ile her yıl yaklaşık 50 MILYON kişinin ölümüne yol açan çiçek hastalığı ortadan kaldırıldı. Eğer 1974 yılından önce doğduysanız bu korkunç hastalığın aşısını kolunuzda çiçek şeklinde görebilirsiniz, ama 1974 ve sonrası yıllarda doğanlarda aşı izi yok, çünkü hastalığın kökü kuruyunca aşılama ihtiyacı kalmadı.

Neden aşılanmalıyız?

Bu sorunun en basit cevabı şu: Çünkü aşılar hayat kurtarıyorlar.

Şanslıyız, çünkü aşılama programları ve gelişmiş tıp sayesinde artık eskiden her aileden 3-5 kişinin ölmesinin rutin sayıldığı bulaşıcı hastalıkların ortadan kalktığı bir çağda yaşıyoruz. Etrafınıza bir bakın, ince hastalık’tan ölen duyuyor musunuz? Ya da çiçek hastalığından ölen?
Ben çocukken çocuk felci nedeniyle tekerlekli sandalyede olan ya da koltuk değneği ile gezen sınıf arkadaşlarım vardı. Bir önceki nesilin ise çocukları, kardeşleri çocuk felci, menejit gibi hastalıklardan ölüyorlardı. Annenize, anneannenize sorun, size anlatacaktır. Şimdiki çocukların sınıfında çocuk felçli sınıf arkadaşları yok, çocuk felci nedir onu bile bilmiyorlar. Onun için bugün 70-80 yaşına kadar sağlıklı yaşayabiliyorsak, çocuklarımız kuşpalazı, kızamık, verem, çocuk felcinden ölmüyorlarsa bunu aşılara borçluyuz.
Bu hastalıkları artık görmüyor olunca aşıların etkisi de unutuluyor, gelin biraz anımsayalım.

Çocuk Felci (Polio) hastaları için kullanılan Demir Ciğerler

Çocuk Felci (Polio):

  • Kalıcı sakatlık nedeni olan ciddi viral bir hastalık.
  • Su ve yiyecekle geçiyor, barsaklardan emileren santral sinir sistemine gidiyor.200 kişide bir oranında kalıcı felç yapma ihtimali var.
  • Felç olan hastaların %5-10’u solunum kasları da felç olduğu için ölüyor.
  • Aşılama programları sayesinde 1980’lerdin sonunda yılda 350 000 vakadan yaklaşık 1600 vakaya gerilemiş durumda.

Kızamık: Körlük ve SSPE denen beyin iltihabı sonucu kalıcı zeka geriliğine neden olabilir.

Kızamık:

  • Solunum yolu ile geçen çok bulaşıcı viral bir hastalık.
  • İlk belirtiler 10-12. günde ortaya çıkıyor: ateş, burun akıntısı, gözlerde kızarıklık ve ağız içinde beyaz noktacıklar.
  • Birkaç gün sonra yüzde döküntü başlıyor ve vücuda yayılıyor.
  • Zatürre, ağır ishal, körlük ve SSPE (Subakut Sklerozan Panansefalit) denen beyin iltihabına bağlı kalıcı zeka geriliğine neden olabilir.
  • Son yıllarda MMR aşısı sayesinde sıklığı %78 oranında azalmış olmasına rağmen ( 2000’lerde yılda 773 000 ölümden, 2008 yılında yılda 164 000 ölüme geriledi) aşılanma oranları düşen bölgelerde görülme sıklığı artıyor.

Menenjit: Yakalandıktan sonraki 48 saat içinde ölüme veya kalıcı nörolojik problemlere neden olabilir.

Menenjit (Meningokoksik):

  • Neisseria menegitidis isimli bir bakteriye bağlı olarak ortaya çıkan ciddi beyin zarı iltahabı.
  • Bakteri insandan insana öksürme veya konuşma sırasında solunum yolundan havaya fırlayan damlacıklarla geçiyor.
  • İlk belirtileri ense sertliği, yüksek ateş, ışıktan rahatsız olma,sersemlik hali, baş ağrısı ve kusma.
  • Erken tanı konsa bile tipik olarak hastaların %5-10’u belirtilern başlamasından 24-48 saat içinde ölüyor. Kalan hastaların %10-20’sinde kalıcı beyin hasarı, sağırlık, öğrenme güçlüğü gibi sekeller kalabiliyor.

Uzatmıyorum, amacım artık aşılar sayesinde  ne kadar tehlikeli ve acı verici olduğunu unuttuğumuz hastalıkları kısaca anımsatmaktı. Daha fazla örnek vaka görmek istiyorsanız Amerikan Pediatri Derneği‘nin aşı ile önlenebilen hastalıklar konulu web sitesine bakmanızı öneririm.

 

Bağışıklık Sistemi nasıl çalışır?

Peki, nasıl oluyor da aşılar işe yarıyorlar? Bunun için kısaca bağışıklık sistemimizin nasıl çalıştığını anımsamakta fayda var.

Her bebek, dış ortamdan gelecek yabancı mikro-organizmalara  karşı savaşacak bir bağışıklık sistemine sahip olarak doğar. Farklı hücreler, salgı bezleri, organlar ve kan ile lenf sıvılarının bütününden oluşan bağışıklık sistemi, vücuda bir yabancı bir antijen ( yabancı bir bakteri ya da virüs) girdiğinde bu giren işgalcilerle savaşmaya yarayan antikor denen proteinler üretir. Antikor üretimi oldukça karmaşık bir süreçtir, pekçok farklı çeşit hücrenin ortaklaşa çalışması sonucunda üretilir.

Bağışıklık Sistemi farklı hücre ve salgılardan oluşmuş karmaşık bir sistemdir.

Normal, sağlıklı bir bağışıklık sistemi bizler farkında bile olmadan her gün binlerce saldırıya maruz kalır ve milyonlarca antikor üretebilir. Antikorlar, bir kez işgalci antijenlerle karşılaştıklarında yok olurlar, ancak bu antikorları üreten plazma hücreleri yok olmaz ve “hafıza hücreleri” haline gelirler.Bu hafıza hücreleri, ilk karşılaştıkları antijenleri hatırlarlar ve aynı antijen tekrar vücuda girdiğinde bu defa eskisine göre çok daha kısa bir sürede etkili antikoru üretebilirler.

Aşılar hafıza hücreleri oluşturarak bağışıklanmamızı sağlar.

Aşılar, hastalık içeren bakteri ve vürüslerin antijenlerinin tamamını ya da bir kısmını içeren bileşiklerdir, ancak hastalığın kendisine sebep olmamaları için içerdikleri vürüs ya da bakteriler ya ölü ya da iyice zayıflatılmış haldedirler. Böylece kas içi veya deri altına enjekte edildiklerinde hastalık yapmazlar, ancak bağışıklık sistemi için gene de yabancı antijenler olduklarından bağışıklık sisteminin aktif hale getirerek antikor üretimi yapılmasını sağlarlar.

Aşılanmanın ardından hafıza hücreleri oluşur, ve ileride aşılanan kişinin hastalık yapan etkenle karşılaşması halinde bu hücreler hızlıca aktif hale geçerek yüksek miktarda antikor üretirler. Böylece aşılanan  kişi, vücuduna giren hastalık yapıcı etkene yenik düşmeden, hastalanmadan, bağışıklık sistemi sayesinde bu virüs veya bakteriyi hızla ortadan kaldırabilir.

Makale kaynağı

 

Kaynaklar:

  1. Hviid et al. (2003). Association Between Thimerosal-Containing Vaccine and Autism. Journal of American Medical Association.
  2. American Academy of Pediatrics. (2011).
  3. Begley, S., & Interlandi, J. (2009, March 2). Anatomy of a Scare. Newsweek.
  4. Center for Disease Control. Immunization Safety and Autism- Thimerosol and Autism Research Agenda. Retrieved from CDC Website: http://www.cdc.gov
  5. Department of Health and Human Services Center for Disase Control. (2011). Vaccines & Immunizations. Retrieved from Center for Diesae Control (CDC) Web site: http://www.cdc.gov/vaccines/
  6. Fombonne, E. (2009). Epidemiology of pervasive developmental disorders. Pediatric Research, 65(6), 591-8.
  7. Fombonne, E., Zakarian, R., Bennett, A., Meng, L., & McLean-Heywood, D. (2006). Pervasive Developmental Disorders in Montreal, Quebec, Canada: Prevalence and links with immunizations. Pediatrics.
  8. Geier, D. A., & Geier, M. R. (2003). A Case Series of Children with Apparent Mercury Toxic Encephalopathies Manifesting with Clinical Symptoms of Regressive Autistic Disorders. Journal of Toxicology and Envionmental Health.
  9. Glazer, S. (2003, Jun 13). Increase in Autism. CQ Researcher.
  10. Gross, L. (2009, May). A Broken Trust: Lessons from the Vaccine-Autism Wars. Public Library of Science, 7(5).
  11. Halsey, N. A., & Hyman, S. L. (2000). Measles-Mumps-Rubella Vaccine and Autistic Spectrum Disorder. Report From The new Challenges in Childhood Immunizations Conference . Oak Brook, Illinois.
  12. Horton, R. (2004). A Statement by the editors of the Lancet. The Lancet, pp. 820-821.
  13. Kaiser Research Institute. (2004, Feb 25). Letter from Kaiser Research Institute to Mark Geier M.D.
  14. Koch, K. (2000, Aug 25). Vaccine Controversies. CQ Researcher.
  15. Madsen, K. M., Hviid, A., Vestergaard, M., Schendel, D., Wohlfahrt, J., Thorsen, P., . . . Melbye, M. (n.d.). A Population Based Study of Measles, Mumps, and Rubella. Vaccination and Autism. (2002) New England Journal of Medicine.
  16. Mutter, J., Naumann, J., Schneider, R., Walach, H., & Haley, B. (2005). Mercury and Autism: Accelerating evidence? Neuroendocrinology Letters.
  17. Offit, P. A. (2008). Vaccines and Autism revisited: The Hannah Poling Case. New England Journal of Medicine.
  18. Offit, P.A. (2010) Autism’s False Prophets: Bad Science, Risky Medicine and the Search for a Cure. Colombia University Press.
  19. Omer, S. B., Salmon, D. A., Orenstein, W. A., deHart, P. M., & Halsey, N. (2009). Vaccine Refusal, Mandatory Immunization, and the Risks of Vaccine-Preventable Diseases. NEJM.
  20. Park, A. (2008, June 2). How Safe Are Vaccines? Time.
  21. Parker, S. K., Schwartz, B., Todd, J., & Pickering, L. K. (n.d.). Thimerosal-Containing Vaccines and Autistic Spectrum Disorder: A Critical Review of Published Original Data.Pediatrics.
  22. Schecter, R., & Grether, J. (2008). Continuing Increases in Autism Reported to California’s Developmental Service System: Mercury in Retrograde. Arch gen Psychiatry.
  23. Smith, M. J., Ellenberg, S. S., Bell, L. M., & Rubin, D. M. (2008). Media coverage of the MMR vaccine and Autism controversy and its relationship to MMR immunization rates in the US. Pediatrics.
  24. Sugarman, S. D. (2007). Cases in Vaccine Court – Legal Battles over Vaccine and Autism. New England Journal of Medicine.
  25. The Collage of Physicians in Philadelphia. (2011). The History of Vaccines. Retrieved from The History of Vaccines:
  26. World Health Organization. (2007). Prevent. Protect. Immunize.
  27. SSPE Derneği Web sitesi. (2011).

 

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler