İşte Avrupa Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Şener Levent'in kalem aldığı yazı...
NEDEN TEK ÇÖZÜM KIBRIS CUMHURİYETİ?
Gazetemize “Tek çözüm Kıbrıs Cumhuriyeti” manşetini çekince federalistler ayaklandı…
Beğenmediler…
Topa tuttular bizi…
Neden?
Federasyonu değersizleştiriyormuşuz!
Kutsal bir ikona yapılan bir saldırı mümin ve fanatik bir kitleyi nasıl kızdırırsa, onlar da öyle kızdılar…
Ve fikirlerini savunmak için ne yazık yalan ve iftiraya başvurdular…
Neymiş?
Biz Kıbrıslıtürklerin Kıbrıs Cumhuriyeti’ne yama olmasını istiyormuşuz…
Yani siyasi eşitlik değil, yama!
Mustafa Akıncı’nın sözlerini de diktiler karşımıza fikirlerinin haklı olduğunu kanıtlamak için…
Ne demiş Akıncı:
“Kıbrıs Cumhuriyeti’nde ortak olmak demek Kıbrıs Cumhuriyeti’ne yama olmak demektir”…
Eğer öyleyse sormak isterim o halde:
Zürih ve Londra anlaşmaları ile kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’ne Kıbrıslıtürkler yama mı olmuştu?
Ben ortak olduğunu düşünürüm…
Ama yama diyenlere başka sorular da sormak isterim…
1963’te bu cumhuriyetten kopan liderliğimize neden kızıp duruyoruz o halde?
Denktaş bizi yama olmaktan kurtardığı için teşekkür etmemiz gerekmez mi ona?
Ayhan Hikmet, Ahmet Gürkan ve Derviş Kavazoğlu gibi cumhuriyetin en ateşli savunucularını da yama olmamıza destek verdikleri için lanetlememiz gerekir öyle mi?
Hain mi saymalı şimdi onları?..
E yama diyorsanız öyle olmalı herhalde…
***
Gazetemiz “Avrupa” 24 yıldır yayınlanıyor…
İlk günden beri Kıbrıs Cumhuriyeti ortaklığını savunduk…
Bize göre en makul çözüm bu çünkü…
Zürih ve Londra anlaşmaları yaşıyor…
Yeni bir anlaşma yapılmadıkça eskisi geçerli sayılır…
Garantörler garantörlüklerini sürdürüyorlar…
Rum tarafı da alıyor hakkını…
Peki biz nerdeyiz?
Boşlukta çırpınıyoruz!
Federasyon fikrine karşı değiliz…
Zaten Kıbrıs Cumhuriyeti de federal bir yapıya sahipti…
“Ama” diyorlar, “iki bölgeli değil, tek bölgeliydi”…
Adanın iki bölgeye ayrılarak bölünmüşlüğün sürmesini tek bölgeliliğe tercih eden federalistlerimize ne deyim?
***
Onlara göre Kıbrıs Cumhuriyeti ortaklığını savunmak ütopyadan başka bir şey değil…
Bana göre ise hayal ettikleri federasyon bundan daha da büyük ütopya…
Kıbrıs Cumhuriyeti’ne dönüş olmazsa, hayalini kurdukları federasyon hiç olmaz…
Nasıl bir federasyon istiyorlar?
Yüzde 70-30 değil…
Yüzde 50-50 eşitlik…
Kuzeyde vatandaş yapılan bütün Türkiyeli yerleşiklerin yeni federal devletin de vatandaşı olması…
İki bölgeli…
Dönüşümlü başkanlık…
Garantörlüğün devamı…
Ve tüm bunlara karşılık Rum tarafına en çok yüzde sekiz civarında bir toprak iadesi…
Bu şartları kabul edebilecek bir Kıbrıs hükümeti olabileceğini hiç sanmıyorum…
***
Kutsal bir ikon haline getirdikleri federasyona bir de dokunulmazlık zırhı giydirdiler…
Bunları alıp şimdiki liderlerin yerine müzakere masasına oturtsak, onların da çözüme varamadan kalkıp gideceklerine şüphem yok…
Geçmişte gördük de zaten bunu…
Her iki tarafta sol yönetimlerin olduğu zamanları da gördük…
Hesapta çözümcü ve federalisttiler…
Ama onlar da anlaşamadılar…
***
Biliyorum…
Kıbrıs Cumhuriyeti’ne dönüşü her iki taraf da istemiyor…
Rum tarafı zaten bu cumhuriyet kurulurken Kıbrıslıtürklere hak ettiğinden fazla haklar verildiğine inanıyordu ve memnun değildi… Onun için şimdi aynı şeyin tekrarlanmasını istemiyor… Kıbrıslıtürkleri eşit vatandaşlar olarak kabul ediyor, eşit bir toplum olarak değil… Bizim federalistler buna “yama” diyorlar işte…
Türk tarafı da dönmek istemiyor Kıbrıs Cumhuriyeti’ne, fetih zihniyetiyle hareket ediyor çünkü… Kanla aldık masada vermeyiz havasında…
Kısaca her iki taraf da herhangi bir çözümde 1960’taki haklarından daha fazlasını talep ediyor…
Bizi bölen dış güçler de istemiyorlar Kıbrıs Cumhuriyeti’ni…
Hatta Birleşmiş Milletler de istemiyor…
Öyle ya…
Bizi parçalayıp bölmek için bu kadar çaba harcamış olanlar bir daha birleşmemizi neden istesin ki…
Keşke bunu anlayabilseydik…
Şener LEVENT
Mayıs 18/ 2021
Avrupa
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.