Sn. Tufan Erhürman, Yeni siyaset yaklaşımı ve hukukçu kimliğiniz ile ön plana çıktıktan sonra, yaptığın açıklamada “Evin içinin temizlenebilmesi, ancak kapıların, pencerelerin dünyaya açılmasıyla mümkündür” diyorsunuz. Kıbrıs’taki bugünkü yapının değil elli yıl, tek gün dahi böyle gidemeyeceğini söylüyorsunuz. Ancak bunu arazi peşinde koşmayan, peşkeş ile işi olmayan. Bol kepçe lokantasının önünden geçmeyi bırakın yemeklerine itibar etmeyen siz söylüyorsunuz. Peki bunun tersini düşünenler bu işin hemen bitmesini ister mi? Abdal tekkede, hacı Mekke`de ham hum şorolop da Diyanellos Sigara Fabrikasından bozma Meclisi Mebusan’ın bazı koltuklarında bulunur. Sevgili Tufan sen onu bunu boş ver. Ağaç ve çiçek yaprağı ile güzeldir. Sen hep böyle yaprağın ile kalmaya özen göster.
**
Sn. Murat Ersoy,Kıbrıs'ta 200 milyon dolarlık yatırımla açılan Elexus Hotel ile ilgili olarak yaptığınız açıklamada "Bu kadar büyük bir yatırımı yaparken asla korkmadık. Sadece istikrar istiyoruz" dediniz. Demesine dediniz de Anayasanın amir hükümlerinden birisi olan sahil ve denizler halkın malıdır maddesine otel olarak uymadınız. Lara Beach olarak bilinen sahile halkı malına sokmadınız. Halkın malı olan sahile giriş için 70 TL giriş ücreti talep ediyorsunuz. Etrafı demir kapılar ve teller ile donattınız. Kapıları bırakın açmayı ‘Gındırmadınız’ bile. Denize gidecek olana ‘Yasah Hemşehrim’ diyorsunuz. Yasalara uymamanıza belki bu ülkeyi idare ettiğini sanan bazı emir eri siyasetçiler ses çıkartmayabilir. Ama halk homurdanmaya başladı ve onların gözünden düşerseniz bin parça olur, eşek tepmiş gibi olursunuz. Ağzında bal olan arının kuyruğunda iğnesi de olduğunu unutmayın.
**
Sn. Güven BengihanKıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Genel Sekreteri olarak, belirlenen yeni asgari ücreti eleştirdiniz. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na “Ellerinizi vicdanınıza koyup, insanlık onuruna yakışır bir maaş için yeniden toplanın” çağrısı yaptınız. Da, hayat pahalılığını veya maaş artışlarını açıklarken, asgari ücretliye 35 TL verip kendileri 1000 TL’yi cukka yapanlardan mı vicdan bekliyorsun? Sn. Bengihan, vicdan abla, Adalet diye yola çıkanların sinirden öldürdükleri Adalet abla gibi rahmetli oldu. Adil düzen diye diye kalp krizi geçirttikleri Adil amca şuanda yoğun bakımda ve belki kurutulur belki kurtulmaz. Hak hukuk dedikleri Hakkı amcayı son gördüğümde, hoca rahmetliyi nasıl bilirdiniz diye ahaliye soruyordu. Bu nedenle vicdan ablayı boşuna arama.
**
Sn. Hatice Özler Şahin, bakıyorum, Balkanlar kazan siz kepçe içerisinde gezip tozuyorsunuz. Kâh Balkan ülkelerinden birisinden kâh diğerinden ses veriyorsunuz. Gezmek ve ülkeleri görmek güzel ancak paylaştığınız resimlerin altlarına yazılan mesajlar sanırım hepsinden güzel. Hatice hocanım, cümleler hak edenler için kurulur. Yoksa hiç bir mana ifade etmez. Sizin için böylesine güzel cümleler kurulduğuna göre söylenecek söz kalmaz derim. Full çeken bataryanız ile halkın kapsama alanında dolaşırken, duaların en güzeli olan yatmadan önceki duada yer almak sanırım her insana nasip olmaz.
**
Sn. Denize Beleş Girme sosyal medya üyeleribu ülkede hak ve hukukun Hakkı dayı ile birlikte ölmediğini, Anayasanın, Babayasadan çok ayrı olduğunu,Girne’deki Elexu’s isimli otelin yetkililerine gösterttiniz. Anayasal haklarınızı kullanarak denize ücret ödemeden girmek için ısrarcı oldunuz. Kısacası birilerine meydanı boş buldunuz değneksiz dolaşmayı adet edindiniz demeyi ihmal etmediniz. Yirmi beş kuruşa balık ekmek devrinin de çoktan geçtiğini birilerinin gözünün içine taaaa ninnisine sokuverdiniz. Keşke sizin bu cesurca girişiminizi ahalinin yanısıra diğer sivil toplum örgütleri de örnek alsa derim. Kısadan hisse adam kaçınız çıplaklığınıza güvenmek yerine karakterinize güvenecek kadar kadınsınız diye sorar. Kadın da kaçınız çıplak bedene sahiplenmek yerine, üstünü örtecek kadar adamsınız diye cevap verir. Şimdi Denize Beleş Girme Sosyal Medya üyeleri bu ahaliye ve birçok sivil toplum örgütüne kaçınız kodamanlara karşı bizim gösterttiğimiz yürekliliği gösterebilir diye sorsa, inanın verilecek cevabı çok merak ederim.
**
Sn. Ozan Nasiboğlu, sosyal medyadaki mesajında Küçük bir dip not.O kullanılan yol devletin ana yoludur.Bu es geçilmesin. Hangi yasa hangi madde devletin yolunu özel bir kişiye veya kuruluşa devredebilir.Bunu pek anlamış değilim. Ben devletin ana yolunu kullanamayacakmıyım Taner Ulutaş abi diye soruyorsun. Çok da haklısın. Afrodit’in kırmadık ceviz, bazı siyasilerin de doldurmadık dağarcık, bırakmadığı, üstüne üstlükbest seller olan eğil de gülle geçsin kitabının 200’ncü baskısını satışa sunulduğu bu Ada’da hak ve hukuk hakkın rahmetine, vicdan abla da cennetine gönderilmiş.Sevgili Ozan Anayasa rafa kaldırılırken yerine de ensesi kalın gerdanı sarkık, babayasa geçirilmiş. Böyle başa böyle traşne diyelim ki?
**
Sn. Katip Demir, Kamp – Der yöneticileri ile el sıkışarak aradaki buzdan kaleleri yıkıvermen birçok kurum ve kuruluş yöneticilerine güzel bir örnek teşkil etti. İncir çekirdeğini doldurmayan sudan sebepler ile yaratılan gerginliği, İskender’in ‘Kördüğüme’ vurup çözdüğü kılıç darbesi gibi vurup çözmen bölge için çok olumlu bir davranış oldu. Sen suni olarak ortaya çıkan gerginlik için sinir olmaktan bölge halkı da gerginliğin yarattığı stresten kurtulmuş oldu. Sayın Demir, insan bir gönülde bir çiçek olacağına birçok gönülde buket olmalı derim. Eeee yaşanan gerginlik sonrasında bir gönülde bir çiçek olma rütbesinden terfi ederek birçok gönülde buket oldunuz.
**
Sn. Murtaza Ölmez, Dipkarpaz’da izinsiz olduğu gerekçesiyle hakkında yıkım kararı çıkan işletmeler arasında yer alan senin Livana Otel’de dün kaldırıldı. Bungalovların taşınması sırasında kısa süreli baygınlık geçirdiğinizi öğrendik. Sizin bungalovlar kaldırılırken geçirdiğiniz baygınlığı kısa bir süre sonra altın kumsal ile bakir alanların ensesi kalın, gerdanı sarkık birilerine peşkeş çekildiği sırada bizler baygınlık değil kalp krizi geçireceğiz. Zerdaliden düdük, bazı sülüklerden de yönetici olmaz. Beraber yürüdük bu yollarda beraber ıslandık yağan yağmurda diye bağırırken, birilerinin elinde büyük bir şemsiye görünce şok olmanın dayanılmaz hafifliğini yaşıyoruz. Sayın Ölmez, otelinizi yıkmakla sizi manevi olarak öldürdüler. Ancak unutmayın bazılarının bütün tatları ekşi. Bütün kokuları kesif.Bütün hisleri ise fanidir. Ne diyeyim Allah’a don giydirdi fellaha desem abartıya kaçar. Boş ver demeyeyim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.