• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • Lefkoşa 21 °C
  • Mağusa 21 °C
  • Girne 21 °C
  • Güzelyurt 22 °C
  • İskele 21 °C
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 22 °C

Taner Ulutaş'tan sahibine mesajlar

Taner Ulutaş'tan sahibine mesajlar
Taner Ulutaş'tan sahibine mesajlar

Sn. Olgun Amcaoğlu, koronavirüspandemisinde dünya krize girerken, bu krizden KKTC’de nasibini aldı. Kriz nedeniyle, devletin para bulmakta güçlük çektiği bu dönemde, Maaşları budama konusunda size yönelik asgari ücret kimse ile geçinemezken, Olgun Amcaoğlu da maaşlar ile geçinemiyor eleştirileri oldu. Ancak itiraf edelim ki, geminin dümenini iyi yöneterek, geminin mercan kayalıklarına bindirmeden yol almasını sağladınız. Maliyenin içinde yetişen bir memur olarak, olaylara vakıf olmanızın yanısıra Özdemir bey gibi bir müsteşarınızın olması, sizin gemiyi limana kazasız getireceğiniz yönündeki umutları büyüttü. Ayşaba, bana göre paranın musluğunu bir Olgun ovlucuğum birde Denktaş bubamızın oğlu Serdariyi yönetti dedi. Sn. Amcaoğlu, bazı elbiseler giyene bol gelir güldürür. Bazıları ise dar gelir giyeni öldürür. Kriz döneminde maşallah sizin elbise ne öldürdü nede güldürdü. 

** 

Sn. Serdar Denktaş, maşallah ağzını açtığın zaman daramalı tüfek gibi 10 kişilik mangayı, napalım bombası gibi siyaset arenasını yakıp yıkıyorsun. Yerli üretim desteklensin diyenlerin tarımsal üretim ile üreticileri hatırlamadığından dem vururken, meyvesinden, sebzesine kadar birçok ürünün tarlada kaldığını söylediniz. Üretici sürünme modunda yaşam sürerken, ürünleri ucuza kapatıp marketlere pahalı satan toptancıların ‘Maşallahı’ var imasında bulundunuz. Birde halkın da haftanın altı günü sokağa çıkmanın serbest olduğu ancak ‘Pazar’ günü eve kapatılmasını anlamadığı gibi bu durumu sizinde anlamadığınızı belirttiniz. Serdar gardaş,birbirini tanımayan iki insanın asansör ile üst katlara çıkarken takındığı ciddiyeti, ne resmigeçitlerdeki protokolde, ne Erdoğan’ın KKTC ziyaretinde, ne üst düzey bir şirket toplantısında, ne de cenazede göremediğimiz gibi hükümetin aldığı kararların arkasında durmasında da görmedik.

**

Sn. Hande TibukNet Holding Murahhas Üyesi ve Genel Koordinatörü sıfatıyla yapmış olduğunuz açıklamada, başarıyla yönetilen pandemi süreci sonrasına gözlerin KKTC’ye çevrildiğini ve Türkiye ile Avrupa’nın neredeyse tamamından rezervasyon telefonları almaya başladığınızı söylediniz. Kısacası mangır şıngırdamaya başlayınca sesi,PAvarotti’ninmuhteşem Arya’sından, daha hoş kulağa geldi. Ve otellerin için açıl susam açıl demesi için, hükümete yönelik baskı düdüklü tenceredeki yemeğin buharının, tencerenin kapağına yaptığı baskı gibi arttı.Hande hanım, hayat üç buçuk ile dört arasındadır. Sizler gelirleriniz sayesinde, özel uçak, yatlar ve saray gibi villalarınızda hayatı dört dörtlük yaşarken, işten çıkarttığınız çalışanlarınızın bir yerleri üç buçuk attı.

**

Sn. Ertuğrul Yavuz, Türkiye kökenli birisi olarak, sofrasındaki ana yemeği Milliyetçilik, tuzu ekmek yediği yere küfür, ekmeği de,Kıbrıslıları önce Güney’e süreceğiz sonrada Rumlar ile birlikte denize dökeceğiz olanlara, Kıbrıslı dostlarınız yoksa Kıbrıslı olamazsınız. Çünkü Kıbrıs insanı sıcaktır. Demokrattır. Haksızlığı sevmez ve evrensel hukuka inanır. Biat etmeyi de sevmez diyerek iyi bir ders verdin. Ve bu insanlar ile arkadaş olursanız ön yargıdan arınacaksınız dediniz. Ertuğrul gardaş, Milliyetçilik gömleğini giyen, ancak ‘Lilli’ (Para) sokağında gezinen bazı insanlara önceleri çok kırılıyorduk. Ancak insan kırıldıkça boş vermeyi öğreniyor. Bizler malzemeleri ‘Milliyetçilik’, ana hedefleri ‘Lilli’ (Para) olan bu tiplere artık boş vermeyi öğrendik.

**

Sn. Sadık Gardiyanoğlu katıldığın bir programda “Bilişim Yasası, Nerden Buldun Yasası, sosyal medya yasası artık çıkarılmalıdır. Ve en önemlisi vatana ihanetin kapsamı bir an önce revize edilmelidir dedin. AB ve Kilise Fonlarından yıllardır beslenenler, bu ülkenin seçilmişlerine, Anavatana ve devlete küfredenler, terör gruplarıyla dirsek teması içinde olanlar, bu ülkenin toplumsal genleriyle oynayamaya çalışanlar, artık vatana ihanet kapsamında değerlendirilmelidir ifadesinde bulundun. Sevgili Sadık, küfre halk olarak hepimiz karşıyız. Küfür ile ilgili yasanın çıkartılmasına da eyvallah diyenlerdeniz. Hele hele, bugüne kadar deveyi havurdu ile götürenlere andilla koyularak uzaktan bakılmasına da karşıyız. Bu ülkenin en büyük partisi ve hükümetin büyük ortağısınız. Bir başka deyişle Ağası konumundasınız. . Ağanın eli tutulmaz. Çıkartın yasayı verin cezayı. Hatçe Teyze, bizim siyasetçiler, ayaküstü siyasetin ve ekonominin evrensel boyutlarını konuşup konuşup, muhabbetin sonuna gelince, aman boş ver dedikodu yapmayalım diyen Türk Kadını gibi, cek ve caklı sözlerden sonra aman uğraşmayalım deme şampiyonudurlar dedi. 

**

Sn. Ahmet Sennaroğlu,“Suç gelirlerini aklama”nedeniyle kardeşiniz H.S ile polis tarafından tutuklandığınız açıklandı. Mali Polis tarafından aleyhinize ilk etapta,belediye ile alakalı olmayan Mail Order yöntemi ile Sahte Belge Düzenleme, Sahtelenmiş Belgeyi Tedavüle Sürme, Sahtekârlıkla Para Temini ve Suç Gelirlerini Aklama suçlamaları getirildiği belirtildi. Ve  Büyükkonuk Belediyesi’ndeki ofisiniz ile Büyükkonuk’taki ikametgahınızda polis ekiplerinin arama yapıp bazı evrak ve bilgisayarlara el koyduğuna vurgu yapıldı. Sn. Sennaroğlu, Hayat, Neden insanlar beni çok severken senden nefret ediyorlar diye ölüme sormuş. Ölüm verdiği cevapta, sen tatlı ve güzel bir yalansın. Ben ise ‘ACI’ bir gerçeğim demiş. Bu soruşturmada Hayat’tan yanamı, yoksa ölümden yana mı olduğunuzu göreceğiz. Acı gerçek varsa gözyaşlarını sildikten sonra, bence seni ağlatanı da hayatından sil. Yoksa son zamanlarda zincirleme gelen olaylar sonrasında,sen haritadan silineceksin bilesin.

**

Sn. Aydın Akkurt,yapmış olduğun haberde, en büyük bela tefeciliktir dedin.Ve  yüksek  faizlerle gıda, otomotiv, kuyumculuk, inşaat, otelcilik olmak üzere pek çok sektörü ele geçirdiler.  Para piyasanın yüzde 25-30'u bunların elinde. Yaklaşık 15 bin esnaf ve 10 binin üzerinde memur  bunlara borçlu.  150 şirket bunların eline geçti, Tefeciler bu ülkenin keneler gibi kanını emiyor ifadesinde bulundun. Sevgili Aydın, 1990 -91 yılından beridir krizlerle boğuşan ülkemizde, gelen hükümetler bankalar ile tefecilerin ekmeğinin üzerine margarinden sonra reçeli, yanına da hellimi koyarak aksırıncaya kadar. Tıksırıncaya kadar yiyin dediler. Dünyada insanların başına ünlü top model Adriyana Lima gibiler düşerken, bizim başımıza bunlar gibiler düştü. Bunlar anamızı ağlatırken, ne yazık ki, siyasilerimizde geride vokal yaptı.

**

Sn. Erdoğan Bekiroğlu, yaklaşık 60 gün evde kapalı kaldık. Ancak yine bilmediğimiz nüfus sayımız ile hayat yeniden başladı dedin. Yakında kapılar da açılınca girenin çıkanın belli olmayacağı,‘Dingo’nun hanında hayata devam edeceğiz imasında bulundun. Hacı amca aşkosun Erdoğan ovlucuğuma. Neçin biz nüfusumuzu bilmezmiyik da öyle yazıcıklar yazar. Bizi idare ettiğini sananlar nüfusumuz kalabalık diyerek nüfusumuzu açıklamadılar mı? Lütfen böyle söylemesin dedi. Sevgili Erdoğan, sınavda kopya vermemek için Nazi kampında oğluna sarılır gibi sınav kâğıdına sarılanlar gibi bizi idare ettiğini sananlarda, ‘Kalabalığız’ sözcüğüne sarılıyor. Nüfusumuz kalabalık be guzzum.

**

Sn. Bülent Dizdarlı, son zamanlarda atılan mesajlarda size yönelik iddialar bayağı canınızı sıkmışa benziyor. Çok sayıda hastanın hastanelere başvurduğu ve hastaneler de onlarca insan yatıyor ancak sizin haberiniz olmasına karşın birileri tarafından susturulduğunuzyönündeki mesajın bayağı canınızı sıktığını gözlemledik. Doktorum, ben hukuk okumadım. Ancak hayat üniversitesi bizi Avukat konumuna getirdi. Bu nedenle Bülent Dizdarlı’yı, değil birileri, Ombudsman eşi, çok kıymet verdiği annesi ve kızlarıın bile susturamayacağı çok bilinmeyenli bir denklem değil. Doktorum, dilinkeskin ve sivri olabilir. Am dilin doğru yoldan patikalara sapmadığını söylemek için avukat olmaya gerek yoktur. Ayşaba, Bülent ovlucuğuma canını sıkmamasını söyleyin. Ve sabah uykusunu alamayınca, yatağının başında tarlası yanmış köylü gibi oturmasın. O bu ülkenin değerlerindendir diyor.

**

Sn. Osman Belin, TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, bankaların yanı sıra ekonomi alanında yazan, görüş açıklayan, sosyal medya paylaşımı yapanların dövize yönelik manipülatif dayatmaların ağır bir şekilde cezalandırılacağı açıklamasından sonra sosyal medyada paylaşımda bulundun. Paylaşımında, yakında bankaların çek ve garantilerini, ithalat akreditiflerini yabancı bankalar kabul etmediğinde, bir zamanlar tarım cenneti olan ülkenin artık yiyecek ithalatı yapamadığında,insanların aç işsiz kaldığında, ekonomi kötü demeyi yasaklasan nolur yasaklamasan nolur aslanım dedin.  Sn. Belin, demokrasilerde tek adamlık kibire neden olur. Kibirin rüzgârına kapılan kimsenin boyu gölgeye benzer. Kendilerini dünyanın en büyüğü ve erişilmez sanırlar. Ama büyüklükleri güneş batana kadardır.Denizi bile içindeki su taneciklerinin oluşturduğunu unutarak onları ezmeye çalışırlar.

**

Sn. Hasan Davutoğlu, Göz doktorumun önerdiği ilacı almak için Pazar akşam Lefkoşa'daki nöbetçi eczanelerden, Seval Eczanesi'ne gittiğinizi, aldığınız ilaçların parasını ödemek için kredi kartınızı verdiğinizde eczane sahibinin, eldivenli olmanıza karşın şifrenizi tuşlama isteğinizi kabul etmediğini belirttiniz. Nakitinizin üzerinizde olmamasına aldırmayarak,üstelik eczacılık yemini eden ve Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği'nin 6 kişiden oluşan "Disiplin ve Onur Kurulu" üyelerinden birisi olmasına karşın, saçma sapan gerekçeyle ilaç almanıza ve tedavinize engel olduğunu dile getirdiniz. Sn. Davutoğlu, sizin gibi Akile Kıvanç Rıza’da göndermiş olduğu mesajda ayni eczahane ile ilgili şikayetini dile getirdi.Hatçe Teyze, koca bir dağı, iğne ile kazmak, bu tip kibirli insanların kibrini, içinden atmaktan daha az yorucudur.

**

Sn. Adnan Anık, KKTC denilen yetim ülkemizde, temel gıda maddelerine getirilen Zammın %200 civarında olduğunu, buna karşılık hükümetin tedbirdeki ilk adımının maaş kesintisi olduğunu dile getirdin. Ve bu ortamda başarıdan söz edildiğini, bunu yutup yutmadığımızın ilk seçimde belli olacağını söyledin. Sn. Anık, seçim zamanı gelince yine gıccaccığın işe girmesi, oğlancığın sözleşmesinin uzatılması devreye girince, inan bir defacık daha mühürü basayım duyguları arşa çıkacak. Ünlü düşünürlerden Cemal Süreya, .çektiğin acı kadar olgunlaşırsın diyor. Ama halk olarak güçlüye bakıp, gıccaccık ve oğlancığa sağlayacağımız menfaati düşündükçe çürüdüğümüzü göremiyoruz. 

***

Günün Fıkrası96362704_1920453301425523_3037747346742968320_n.jpg

Günün Sözü96288541_233350701274335_4081202440056078336_n.jpg

Günün Fotosu96787349_543993909624148_7017290651091861504_n.jpg

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler