• BIST 10209.79
  • Altın 2389.586
  • Dolar 32.3116
  • Euro 34.7079
  • Lefkoşa 29 °C
  • Mağusa 30 °C
  • Girne 26 °C
  • Güzelyurt 28 °C
  • İskele 30 °C
  • İstanbul 19 °C
  • Ankara 19 °C

Ekonomistler yeni asgari ücreti yorumladı: 'Birkaç ayda eriyecek, enflasyon tahminleri tutmayacak'

Türkiye'de çalışanların yarıdan fazlasını ilgilendiren asgari ücret, dört kişilik bir ailenin, gıda ve diğer temel harcamalarını esas alan yoksulluk sınırının altında kaldı.
Ekonomistler yeni asgari ücreti yorumladı: 'Birkaç ayda eriyecek, enflasyon tahminleri tutmayacak'

Ekonomistler, yüzde 49 artan yeni asgari ücretin birkaç ay içinde eriyeceğini söylüyor.

Merkez Bankası ise enflasyonun 2024 Mayıs'ında yüzde 70-75 civarında seyredeceğini, Mayıs ayından sonra enflasyonun düşeceğini öngörüyor.

Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşçu'ya göre, beklenen enflasyon tahminlerinin tutması bu yıl da oldukça zor.

2024 yılı için %36 enflasyon hedefinin tutmayacağını ve %50 civarında olacağını değerlendiren Babuşçu, yılın ilk dört ayındaki enflasyonla asgari ücretin de eriyeceğini belirtiyor.

Özellikle Mart ayındaki yerel seçimin ardından ek vergilerin de devreye gireceğini söyleyen Babuşçu'ya göre, 2024 yılında çalışanları zor günler bekliyor:

"Seçim sonrası zamlarla birlikte Nisan ayı enflasyonu çok yüksek çıkacak ve bu asgari ücret zammı tamamen eriyecek. Yılın ikinci yarısında asgari ücrete zam yapılmaması hemen hemen imkânsız görünüyor."

Resmi enflasyonun en az iki katı gerçek enflasyon yaşandığını belirten Babuşçu, "Kötü günler geride kaldı, daha kötü günler bizi bekliyor. Herhalde özeti bu" diyor.

'Asgari ücret, açlık sınırının altında kalacak'

TÜRK-İŞ'in hesaplamasına göre, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 17-18 bin TL bandında seyrediyor.

Bu açıdan mevcut asgari ücret hem yoksulluk sınırının altında kalıyor, hem de açlık sınırını zar zor karşılıyor.

BBC Türkçe'ye konuşan iktisatçı Mustafa Sönmez'e göre, TÜRK-İŞ'in yalnızca mutfak masraflarını baz alarak hazırladığı açlık sınırı, asgari ücret için baz alınamayacak kadar yetersiz:

"TÜRK-İŞ'in asgari ücret için belirlediği bu kıstası çok tartışmalıdır çünkü dört kişilik bir ailenin sadece mutfak gideri yok; asgari ücretin konut, ulaşım ve sosyal giderlerini de karşılaması beklenir."

Sönmez ayrıca 2024 sonu itibarıyla 4 kişilik bir ailenin mutfak giderlerinin 26 bin TL'yi bulacağını söylüyor:

"TÜRK-İŞ’in araştırmasına göre dört kişilik bir ailenin mutfak gideri uzun zamandır aylık %5 artıyor. 17 bin liralık asgari ücret, şu anda dört kişilik bir ailenin mutfak giderini yakaladı ancak enflasyonun Mayıs ayında %74’ü bulması, Merkez Bankası tarafından bile kabul ediliyor."

"Mutfak giderleri ayda %5 artmaya devam ederse, 2024 sonunda 4 kişilik ailenin mutfak gideri 26 bin lira olacak. Fakat asgari ücret 17 bin lirada kalacak ve aradaki makas açılmış olacak. Bu da reel gelir kaybı demektir."

Peki, asgari ücretteki artışın enflasyona etkisi ne?

Merkez Bankası'nın ortaya koyduğu tespitlere göre, asgari ücret zamlarının mal ve hizmet fiyatlarına etkisi sanıldığı kadar yüksek değil.

Sönmez, "Ücretler arttığı için enflasyon artıyor ifadesinin bir karşılığı yok. Çünkü Türkiye'de çalışan ücretlerinin toplam ürün maliyeti içerisindeki payı son derece düşük" diyor.

Sönmez, ürünlerin maliyetine etki eden temel faktörün döviz bazlı dış girdiler olduğunu belirtiyor:

"Merkez Bankası, özellikle son dönem fiyat artışlarında, çalışan maaşlarından ziyade Haziran ayındaki döviz artışının etkili olduğunu söyledi. Döviz fiyatı artınca maliyetler ciddi ölçüde artıyor."

"Bunun yanı sıra firmaların fiyat iştahları da rol oynadı. Hem ürün hem hizmet üretenler keyfi bir şekilde fiyat artırıyorlar."

Birçok ülkede asgari ücretli çalışanların oranının %10'u bile geçmediğini hatırlatan Sönmez, Türkiye'de bu oranın %50 olduğunu belirtiyor:

"Enflasyonu düşürmenin en önemli yollarından biri talebi düşürmektir. İnsanların alım imkanları daralırsa, ücretlerini fazla artırmazsanız talebi düşürürsünüz. Talep azalınca da fiyatlar düşer. Dolayısıyla da ücretler, talebi etkileyen bir faktördür.

"Fakat Türkiye’de asgari ücret neredeyse bir ortalama ücret haline geldi. Artış oranı önemli değil, önemli olan o parayla ne alınabiliyor? Bu açıdan bakıldığında asgari ücret halen çok düşük ve neredeyse bir ortalama ücret haline getirildi."

'Firmaların rekabet gücünü azaltmaz'

Asgari ücrete yüzde 49 seviyesinde zam yapılması bazı işverenler tarafından eleştirilirken, ekonomistler, işveren açısından karanlık bir tablo olmadığını değerlendiriyor.

Babuşçu, "İşveren yükün önemli bir bölümünü ürettiği mal ve hizmetin fiyatına yansıtacak. Bu ücret, işverene zarar verecek bir ücret değil. İşveren tarafının çok ciddi boyutta etkileneceğini pek sanmıyorum" diyor.

Türkiye'deki işletmelerin çoğunda işçilere asgari ücret oranında zam yapılmadığını hatırlatan Sönmez ise, asgari ücretin 'ortalama ücret' haline geldiğini söylüyor:

"Asgari ücretten dolayı rekabet gücüm azaldı, iş yerini çeviremem diyenler çıkacaktır ama bunlar çok küçük ve verimsiz işletmelerdir. Bunların da aslında sağlam bir ekonomide yerinin olmaması gerekir."

"Bu kadar ücreti kaldıramayan bir firma Türkiye’de faaliyet göstermemeli, yerini başkalarına bırakmalı. Genelde baktığımızda ne asgari ücret ne de genel ücretler, firmaların rekabet gücünü azaltan bir seviyede değil."

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler