• BIST 9915.62
  • Altın 2435.681
  • Dolar 32.5203
  • Euro 34.8906
  • Lefkoşa 27 °C
  • Mağusa 29 °C
  • Girne 23 °C
  • Güzelyurt 27 °C
  • İskele 29 °C
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 27 °C

Estonyalı gazeteci Hanso: Yedi yılda çok büyük bir değişime tanık oldum

Yabancı basında sıklıkla Türkiye’deki gazeteciliğin umutsuz bir durumda olduğu belirtiliyor ve genelde analizler çarpıcı başlıklardan ve kaç gazetecinin tutuklandığının vurgulanmasından ibaret oluyor.
Estonyalı gazeteci Hanso: Yedi yılda çok büyük bir değişime tanık oldum

ARTHUR DIDIER DEREN

Eğer Türkiye’deki gazeteciliğin eleştirilmesi gerekiyorsa, uzaktan ahkam kesmek durumun tam anlaşılmasına yardımcı olmaz. Peki sahada çalışan yabancı gazeteciler bu konuda ne düşünüyor? 

Dünyanın farklı yerlerinden büyük basın kuruluşları için veya serbest şekilde çalışan yabancı gazetecilerle Türkiye’deki deneyimlerini ve Türk medyası hakkındaki fikirlerini konuştuk. 

Söyleşi dizimiz yedi yıldır İstanbul’da yaşayan ve Estonya’daki radyo ve basılı yayınlar için serbest çalışan Estonyalı gazeteci Hille Hanso ile devam ediyor.

Röportaj 15 Şubat 2019 tarihinde yapılmıştır.

Türkiye merkezli çalışmaya başladığınızdan beri genel olarak hangi konular hakkında yazıyorsunuz?

Gazeteciliğin yanı sıra ayrıca Türkiye, Ürdün ve Lübnan’da Suriyeli mültecilere destek veren Estonyalı sivil toplum kuruluşlarında da çalışıyorum. Bu nedenle, mülteci konusuna hayli hakim olduğunu düşünüyorum. Türkiye, Suriye ve Irak’ta, Kürt meselelerini de yakından takip ediyorum. Genelde Suriye’deki savaşa odaklandım. Türkiye ile ilgili olarak, her ne kadar başlıca siyaset, savunma ve güvenlik analizleri talep edilse de, seyahat, kültür, gastronomi, müzik, din, tarih ve insanlar hakkında da yazıyorum.

Türkiye’deki yabancı gazeteciler kendi aralarında işbirliği yapıyor mu? Yerli gazetecilerden de yardım alıyor musunuz?

Basın kartım yok, buraya gazeteci olarak gelmediğim için de gerek duymadım. Ayrıca, Estonya küçük bir ülke, bu nedenle orada Türkiye’nin günlük haberlerine ihtiyaç duyulmuyor. Benden istenilen daha çok genel eğilimler hakkında analiz ve görüş yazıları yazmam. Böyle olunca büyük bir ağ inşa etme zorunluluğunu hiç duymadım ve bu yüzden de diğer yabancı gazetecilerle günlük olarak temasa geçmiyorum. Gelgelelim bir çoğuyla yakın arkadaşlıklar kurduk ve kendi aramızda görüşüyoruz. Ayrıca, bir telefon numarasına ya da bir temasa ihtiyaç duyduğunuz zaman Türk gazeteciler çok yardımcı oluyor. Türkiye’de benim gibi bir yabancı için, toplumun değişik kesiminden birçok insanla arkadaşlık kurmak oldukça kolay. Türk toplumunda derin bir kutuplaşma var. Örnek vermek gerekirse, Kürt halkının duyduğu güvensizlik nedeniyle, laik ve seküler Türklerin Kürtlerle temasa geçmelerinin çok zor olduğunu fark ettim. Benim açımdan ise tarafsız olduğum ve gözüktüğüm için, insanlara ulaşmakta ve onlar ile konuşmakta güçlük çekmiyorum. Hatta bazen özellikle güneydoğuda Türk meslektaşlarıma yazacakları haberler için bağlantı sağlarken buldum kendimi.

Bilgi edinmek açısından, Türk hükümetini güvenilir bir kaynak olarak görüyor musunuz?

Çoğunlukla evet. Ayrıca, Estonya’daki Türk büyükelçiliğinde de yakın arkadaşlarım var. Bu yüzden, zor bir durumda kaldığımda ya da ihtiyaç duyduğumda elçiliği arıyorum ve olabildiğince yardım etmeye çalışıyorlar. Rutin haber yazmadığım ve daha çok resmin bütünüyle ilgilendiğim için, herhangi bir yetkiliden açıklama almama gerek olmuyor. Doğrudan insanlarla röportaj da yapmıyorum, ama akademisyenlerle görüşüyorum, onlar da hayli açıklar.

Burada gazetecilik yapmak Avrupa ve Türkiye arasında ince bir çizgi üzerinde yürümek gibi

Türkiye’de çalışmaya başladığınızdan beri gazeteciliğin icrasında herhangi bir değişiklik gözlemlediniz mi?

Evet ve bu iki yönlü bir durum. Avrupa gazeteleri Türkiye’ye karşı oldukça saldırgan bir tutum sergilediği için, benim tarafsız duruşum, Estonya’daki bazı medya kuruluşlarınca hoş karşılanmadı. Onlara göre ‘yeterince eleştirmiyorum’. Fakat benim işim eleştirmek değil, gözlemlemek, tarafsız olmak ve her şeyi bir perspektif içine koymaktır. Gelişmelerin, toplum üzerinde hem iyi hem de kötü etkileri vardır. Türkiye söz konusu olduğunda, her iki tarafı da göstermek istiyorsanız, Avrupa’daki birçok kişi yandaş olduğunuzu söyleyecektir. Bu nedenle, kendi görüşümde bağımsız kalabilmek için bazı işleri kabul etmemek durumunda kaldım. Öte yandan, burada biraz eleştirel olduğunuzda da Türklerden öfkeli birtakım tepkiler alabilirsiniz. Yani, bu iki anlatı arasında, gazeteci olarak ince bir çizgi üzerinde yürümemiz gerekmektedir. İki taraf da oldukça hassaslaştı ve bu pek faydalı bir durum değil.

Çoğu Avrupalı basın kuruluşunun Türkiye muhabirlerinden, ülkenin olumsuz imajını güçlendirmesini beklediklerini düşünüyor musunuz?

Dünya çapındaki medya kuruluşlarının çoğu, artık günümüzde tıklama üzerinden çalıştığı için, doğrudan kişisel olmaktan çıkıp bir iş haline geldi. Malesef dünyanın her yerinde bu eğilim var. Bir skandal varsa o iş kabul görecektir. Örneğin bazı seçimler öncesinde buraya gönderilen muhabirleri ele alalım. İlk olarak, bu kişiler buraya taraflı bir bakış açısıyla gelirler. Sonrasında da hükümetten İngilizce bilgi alamazlar. Hükümetteki birçok kişi, yabancı gazetecileri, onları tehlikeye atmak için burada olduklarını düşünerek, düşman olarak görüyor, ki bu da doğru değil. Son olarak da bu durum, onların hükümet karşıtı ve muhalefeti desteklemeye eğilimi olan insanlarla konuşmaya iter. Yani bazı yabancı gazeteciler sadece tek taraflı bilgi alır.

Bence kısa süreli görevler için burada olup haber yapacak gazeteciler, gelmeden önce bilgi almalılar. Bugüne kadar yanlış çıkarımlarla ülkesine dönen çok gazeteci gördüm.

İnsanların kendilerini sınırlandırdıklarını görüyorum ve üzülüyorum

Üzerinde yürümeniz gerektiğinden bahsettiğiniz bu ince çizgi, siz ilk Türkiye’ye geldiğinizde de bu kadar ince miydi ?

Hayır, başlangıçta çok daha rahattı. Geldiğimden beri çok büyük bir değişime tanıklık ettim. İnsanların istedikleri zaman herhangi bir konuda konuşma hakkına sahip olmaları gerekirken, birçok insan artık kendi ülkeleri hakkında konuşmaya korkuyor. İnsanların kendilerini sınırlandırdıklarını görüyorum ve bu konuda üzülüyorum, çünkü uzun vadede bunun ülkeye de bir faydası yok… Buraya ilk geldiğimde, çoğu insan ülkesiyle gurur duyuyordu. Şimdi ise pek çok insan şok içinde, ülkelerinin ne hale geldiğine şaşıyorlar. O gurur duygusu toplumun sadece belirli kesimlerine aktarıldı. Şimdilerde, birçok gençten kendileri için bu ülkede bir gelecek görmediklerini duyuyorum.

Evet, muhalefetin sesi çıkıyor ama yapıcı değil

Muhalefet partilerinin daha açık ve yabancı gazetecilerle konuşmaya daha istekli olduklarını düşünüyor musunuz?

Evet öyleler, fakat yapıcı bir yönde değil. Her şey çok siyah beyaz bir hal aldı ve muhalefet, hükümetin iktidarda olduğu süre boyunca yaptığı iyi hiçbir şeyi kabul etmiyor. Bu hükümetin birçok kararını ben de desteklemiyorum, ancak yaptıkları birçok olumlu şeyi de inkar edemem. Birçok insanın hayatı iyileşti ve bunu görmemezlikten gelemeyiz. Yani evet, muhalefetin sesi çıkıyor fakat yapıcı bir şekilde değil. Malesef sadece sert sözlerle eleştiriye dönüştü ve bunun bir faydası olmuyor.

Estonya’da lafımızı sakınmayız ve risk almadan eleştirebiliriz

Türkiye’de gazeteci olmayı Estonya’da gazeteci olmakla kıyaslayabilir misiniz?

Türk TV yapımcılığı, bizim Estonya’dakinden çok daha gelişmiş bir durumda. Ürettikleri filmler ve diziler oldukça kaliteli ve etkileyici. Ancak sohbet programları söz konusu olduğunda, konular ne yazık ki çok sınırlı. Bazen, insanların bazı şeyler söylemek istediklerini hissediyorsunuz, ancak bunları doğru bir şekilde aktarabilmek için sonrasında kelimelerini seçmeye çalıştıklarını da fark ediyorsunuz. Bu tarafıyla medya Estonya’dakinin tam tersi. Estonya’da lafımızı sakınmayız ve istediğimiz her şey hakkında konuşabilir ve doğrudan yalan söylemediğimiz sürece hükümetteki insanları da herhangi bir risk almadan eleştirebiliriz. Ancak teknik taraflarda henüz acemiyiz ve finansman açısından her zaman bir kısıtımız var.

Türk basını hakkındaki düşünceleriniz nedir?

Tüm tarafları okuyorum: Sabah ve diğer hükümet yanlısı gazeteler ile görüş farklılığı için muhalif basını da takip ediyorum. Televizyonlarda hep aynı şeyler yayınlanıyor.. Ayrıca, internette de birçok yayın var. Avrupa’da Türkiye’nin totaliterleştiğini söylüyor insanlar ama internette çok geniş bir görüş yelpazesiyle karşılaşabiliyorsunuz aslında. Sadece onları nerede bulacağınızı bilmelisiniz. Bazı ünlü ve kamuya malolmuş kişileri, akademisyenleri ve sosyal medyayı takip ederseniz, farklı ve ilginç fikirlere kolayca ulaşabilirsiniz. TRT, malum nasıl olduğu belli. Fakat TRT World’ün kalitesinden oldukça etkilendiğimi söylemek isterim, farklı konularda oldukça tarafsız içeriklere sahip ve kimi zaman eleştirel seslere de yer veriliyor. Bu benim açımdan hoş bir sürpriz olmuştu.

Geleneksel gazetelerin çoğu ‘sansasyonel gazetecilik’ yapıyor

Bağımsız Türk medya kuruluşları ile geleneksel gazeteler arasında içeriksel bir fark görüyor musunuz?

Geleneksel Türk gazetelerinin çoğu ‘sansasyonel gazetecilik’ yapıyor. Ancak biraz daha dikkatli bakarsanız, daha derin içerikli haberler bulabilirsiniz. Yani evet bir fark var. Fakat şeffaf habercilik zorlaştı ve cezalandırılabiliyor.

Bağımsız medya kuruluşlarını diğer muhalif gazeteleri okuduğunuzla aynı yaklaşımla mı okuyorsunuz? Onları daha güvenilir buluyor musunuz?

Benim gözümde, bağımsız medya kuruluşlarının iyi bir imajı var. Bunlarda çalışan bazı insanlar tanıyorum ve evet güvenilir olduklarını söyleyebilirim. Türkiye yanlısı olmakla birlikte yandaş değiller, bu nedenle umuyorum ki gelecekte akıllarına gelen her önemli konu hakkında yazabilir hale gelirler. Daha önce de söylediğim gibi, bu ülkede her şey kişisel algılanıyor. İnsanlar eleştiri konusunda çok hassas. Umarım bu yeni medya kuruluşları her şey hakkında yazabilecekleri ve fikirlerini geliştirme ortamlarına sahip olurlar.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler