• BIST 10218.58
  • Altın 2444.587
  • Dolar 32.193
  • Euro 34.7877
  • Lefkoşa 17 °C
  • Mağusa 21 °C
  • Girne 19 °C
  • Güzelyurt 16 °C
  • İskele 21 °C
  • İstanbul 15 °C
  • Ankara 15 °C

Taner Ulutaş'tan sahibine mesajlar

Taner Ulutaş'tan sahibine mesajlar
Taner Ulutaş'tan sahibine mesajlar

Sn. Zengin iş adamları, (Bazılarını tenzih ediyorum) koronavirüs belasının, Veba gibi kol gezdiği ülkemizde yardım çağrısı yapan hükümet ve kişilere dudak büktüğünüzü gözlemliyoruz. Kesenin ağzını açan birkaç tane dışınızdakilerin cebinde akrep olduğu için pamuk ellerini cebine atmaktan çekindiğini görüyoruz. Hatta hükümet tarafından mevduat kesintisi yapılmasın diye paracıklarınızı İsviçre bankalarına kaçırma hazırlığı yaptığınız söyleniyor. Beyler, halk olarak alaca karanlığı sevmeyiz. Ya gündüz olmalı ya gece. İş adamı dediğin,dondurmalı ekmek kadayıfını zor zamanlarda ya halk ile paylaşmalı, yada bugüne kadar altı çizilen isminin üstüne çizgi atılmalı.

**

Sn. Serdar Denktaşhükümet hazırladığı pakete uygun olarak bugün başlattığı ödeme yöntemi ile sadece günü kurtarmış oluyor. Olağanüstü durum ilan etmeme inadı, alınması gereken kararları almaktan geri durulmasına neden oluyor. Farklı kesimlerle işbirliği kurmak yerine, tartışma ortamı oluşturmayı tercih etmeleri ve daha saymakla bitmeyecek hatalar nedeniyle,elimizdeki son kaynağı da harcamış olacağız. Ve esas kaosun ondan sonra başlayacağını belirttiniz.Gardaş, uzun mesafelere ulaşmanın yakın mesafeleri aşmakla mümkün olacağını bilmeyenler ile bindik bir alamete, galiba gidiyoruz felakete.

**

Sn. Koray Uğurluay, İngiltere’den gelen öğrencilerin, korona virüs belası nedeniyle karantina günlerinin uzaması sonrasında 120 günü Ada’da kalması nedeni ile bedelli askerliklerinin yanması ve askerliğe alınacakları yönündeki kuşkularını gidermek için Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Altan Er’in yanısıra,Asal Şube Müdürü olarak sizin yoğun bir çalışma içerisine girdiğinizi öğrendik. Öğrencilerin bu kuşkularını ve korkularını gidermek için alınmaya çalışılan bir dizi tedbir ile ilgili olarak, çocuklarımız rahat olsun. Onlar için her türlü tedbiri aldık ve onları rahat ettireceğiz. Öğrenimlerine sorunsuz olarak devam etmelerini sağlayacağız dediğinizi öğrendik. Albayım, güzel ahlak, bağışlayıcılık, sabır ve tahammüldür. Duaların en güzeli yatsı namazından önce edilen dua olduğu söylenir. İnsanların bu duada yer alması duaların en hayırlısında yer aldığı şeklinde yorumlanır. Ailelerin ettiği dualar sonunda, sanırım duaların en hayırlısında yer almış oldunuz.

**

Sn. Emrah Yeşilırmak, belediye başkanı olarak yaptığınız açıklamada, Karpaz’da, 15 köyde sokağa çıkma yasağı almasını eleştirdiğiniz hükümete, bu kararı alırken kime sordunuz diyerek eleştiride bulundunuz. Ve en azından bir telefon açarak insanları panik içerisine sokmasaydınız.  Biz temasları tespit etmeye çalışırken siz bütün insanları panik içerisine sokarak, marketlere yığarak, herkesin birbiriyle temas etmesini sağladınız. Sizi tebrik ederim dediniz. Başkan, bazı siyasilerimiz, kibir nedeniyle kendilerini dünyanın en büyüğü sanırlar. Ama çaydanlığın bile bir bardağın önünde eğilmek zorunda olduğunu unuturlar. Büyüyen gölgelerinin ise güneş batana kadar olduğunu nedense görmezden gelirler.

**

Sn. Ayhan Mahşeker yoğun bakımda görev yapan bir hemşire kardeşimizin açıklamalarına değinerek feryadını duyun dedin. Hemşirenin, korkuyorum. 6 yıldır görev yapıyorum ama dün akşam 24 saatlik nöbetim kadar kötü bir çalışma hayatım olmadı dediğini aktardın. Ve taşıyıcı olmasından değil, babasına, annesine, babaannesine, dedesine kısacası yakınlarına bu hastalığı bulaştırmasından ve baktığı hastalar gibi olmasından korktuğunu yazdığını söyledin. Hemşirenin, herkesin meydan okumayı, dalga geçmeyi bırakarak korkması gerektiğini, çünkü yapabileceklerinin çok sınırlı olduğunu ve korkulması gerektiğini söylediğine vurgu yaptın. Sevgili Ayhan, büyük felaketler içinde bile umudumuzu kaybetmememiz gerekir. Unutma ilik bile sert kemiğin içinden çıkar. Gün de harmanda bizim ola.

**

Sn. Turgay Deniz, Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı olarak yaptığınız açıklamada, 3. ülke vatandaşları için hükümet edenler çıkıp, bir kuruş vermiyoruz, başlarına geleni çeksinler diyorlarsa, büyük bir sosyal patlamayı tetiklemiş oluyorlar dediniz.Bu insanlık dışı harekettir bize yakışmıyor ifadesinde bulundunuz. Buraya kadar güzel de, devletin çıkıp telli bir alan, askeri bir bölge yaparak, tüm yabancıları topladıktan sonra, çadır kent oluşturması gerektiğine, vurgu yapmanız, mezarındaki Hitlerin bile alkış tutmasına neden oldu. Sn. Deniz, Ticaret Odası üyelerinin (Eziç ile birkaç iş adamını tenzih ediyorum) imkânlarının denizi geçtik, okyanus kadar olmasına karşın, cebinizdeki akrebi neden temizlemediğiniz merak konusu oldu. Hacı amca, bir insanın ruhuna yardımduygusunu ekmek, kör doğmuş birine görme gücünü vermek kadar olanak dışı bir şeydir dedi. Ne demek istediğini anlamadım.

**

Sn. Suphi Çoşkun, SİM TV’de Sami kardeşimizin programına bağlanarak, Dipkarpaz Belediye Başkanı sıfatı ile yaptığın açıklamada, hükümete, bölgemiz ile ilgili olarak bir şey yapmadıkları için hak etmediklerinden teşekkür etmeyeceğim dedin. Kendi imkânlarımız ile virüs ile savaşırken, virüs bulaşırsa, virüsü kaptığım gibi bakanlar kuruluna bırakacağım ifadesinde bulundunuz. Suphi başkan, Abuzittin amca,siyasetçisi olsun, bakan, bakmayan olsun,bütün insanlar “orijinal” olarak doğar. Ancak maalesef birçoğu; “kopya” olarak ölür. Eskiden isimlerinin altını çizdiklerimizin artık üstünü çizme zamanı galiba geldi.

**

Sn. Erkan Eğmez,koyu bir UBP’li olarak, sosyal medyadaki paylaşımında, açıklanan bu ekonomik paket UBP paketi olamaz.Bu zihniyet UBP görüşü ile örtüşmüyor, hazırlayanlar ise UBP’li değildedin. AyrıcaUBP’nin içinde ırkçılık var. Irkçılık dışın da FETO bağlantıları olanlar da var ifadesinde bulunarak bazılarına büyük suçlama getirdin. Sevgili Erkan, ben sarhoşluk kötü şeydir diyenlere artık kızmıyorum. Çünkü bizler herşeyimizibazıları yüzünden ayıkken yitirmedik mi?Dümeni iyi çevirmek için kaptan yapılanlar, dümeni iyi çevirirken, maalesef gemiyi mercan kayalıklarına bindirdi.

**

Sn. Behçet Öznacar, zaman birlik olma zamanı. Cumhurbaşkanı, hükümet, siyasi parti başkanları gibi şu anda ülkede önemli kurum kuruluşlar ve odalar bir liderlik yapsın ve hep birlikte ortak akıl yaratılsın dediniz. Ve zaman birlik olma zamanı derken, sağlık sistemi, ekonomik sistem ile hükümet sistemi çökerse korona virüse teslim oluruz ifadesinde bulundunuz. Sn. Öznacar, kibir nedeni ile birliğin sağlanamaması sonrasında, Korona’ya teslim olunursa, sonrasında gelecek özür, doyduktan sonra sofraya gelen tuz gibi olacak. Ve sanırım bunaihtiyaç kalmayacak.

**

Sn. Güven Bengihan KTAMS Başkanı sıfatıylayapmış olduğunuz açıklamada, özellikle karantina hastanesi ve servisinde çalışan sağlık çalışanlarının kendi ailelerini korumak ve salgının yayılma riskini azaltmak için karantina hastanesine yakın olan otel ve pansiyonlarda konaklanmalarının sağlanması gerektiğine vurgu yaptınız. Güven başkan, sağlık çalışanlarının özverili, fedakârca çalışması gönüllerde taht kurdu. Tabi ki onların ve ailelerini yalnız hükümet değil, halk olarak bizlerde düşünmeliyiz. Ancak (Bazı otelleri tenzih ediyorum) karantinaya alınan öğrencilere bile kapılarını kapatan, kapatmakla kalmayıp, sürgüleyip kilit asan ve olmadı birde mandal koyan bazı otel sahiplerinin özveride nasıl bulunacakları merak konusu oldu. Növber Teyze kendini beğenmişlik ile Narsisim bele bağlanmış taş gibidir. Onunla ne yüzülür ne de uçulur dedi.

**

Sn. Ahmet Barışsal ulusal bir hükümet kurulması gerektiğini, çünkü ülkede herşeyin çöktüğünü dile getirdin. Ekonomi bitti derken, Rum kesiminde günlük çalışanlarınyanısıra, büyük oteller ile fabrikalardan işten çıkartılan perişan dediniz. Ve sadece çalışanların maaşlarından kesinti içeren ekonomik paketin kimseyi memnun etmediğini söylediniz. Casina sahiplerinin, büyük şirket sahiplerinin maddi yardım ederek, sendikaların da üyelerinden kestiği aidatları 3 ay özelde çalışanlarına bağışlaması halinde krizin atlatılabileceğine vurgu yaptınız. Sn. Barışsal, önceden türlü türlü, ruh halimiz vardı. Ancak bu büyük büyük efendilerin köşelerinde, farenin peynire, öküzün de trene baktığı gibi baktığını gördükçe, bu aralar ne ruhumuz nede hali kaldı.

**

Sn. Erdal Süreç, herkes evinde, neredeyse hayat durmuş gibi. Hükümet maaşlardan da siyasi partilerden de ayni oranda kesinti yapıyor. Ancak partilere iade koşulu var. Bire temsil ağırlamaları, seyahat giderleri, teşvik sübvansiyon destekleri ile beklenmedik giderler kalemlerinden kesinti yok dediniz. Sn. Süreç, bu ülkede bankalara dokunmak eli cıssss yapar. Zenginler şirketine el uzatmak bazı bakan bakmayan ve vekillerin cebini bozar. Gazino sahipleri ile ekmek satar gibi ev satanlara selam göndermek onları sinirden pancara döndürür. Geriye emekli ile memur kesimi kalır. O zaman en doğrusu vurun Abalıya olur.

**

Sn. Abdullah Azizoğlu, paylaşmış olduğun bir haberde, savaş ve kıtlık dönemlerinde un, bulgur,bakliyat, yağ ve şeker depolayan Türklerin, salgın haberlerinin hız kazanmasından sonra kolonyaya hücum ederken, Almanların tuvalet kağıdına, Fransızların prezervatife, İtalyanların ise şarap ve makarnalara hücum ettiğini belirttin. Abdullah gardaş, Fransız kuşlarının aklı darıda. Ama darı tarlasının, korona virüs ilacı ile ilaçlandığını herhalde görmediler. Kısacası yolcudur abbas bağlasan durmaz moduna geçmeleri yakındır.

**

Günün Fıkrası91796701_175208770110223_4342556890849345536_n.jpg

Günün Fotosu90939302_1332044923662401_9096911298964226048_n.jpg

Günün Sözü90999736_876464629480552_8774929076935720960_n.jpg

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler