Lute bugünkü temasları çerçevesinde sabah, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le bir araya geldi; öğleden sonra 17.00’de ise Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yla bir araya gelecek.
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis şu sıralarda ayrıca, Ulusal Konseyi Kıbrıs konusuyla ilgili gelişmeler hakkında bilgilendiriyor.
Rum gazeteleri konuya geniş yer ayırırken, Alithia gazetesi ise “Referans Şartları İlerliyor Fakat Müzakereler Gecikiyor- Anastasiadis’in Mesajı: Savaş Gemilerinin Tehdidi Altında Müzakere Etmeyiz” başlıklarıyla manşete çektiği haberinde, Lute’un misyonunun sonuçları beklenirken, aynı zamanda referans şartlarında bir sonuca varılmasına dair belirtilere rağmen, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in ise dün özel bir televizyon kanalına verdiği demeçte “denizdeki Türk meydan okumaları devam ettiği ve Maraş’la ilgili Türk tehditleri var olduğu sürece, müzakerelere geri dönemeyeceğini açıklığa kavuşturduğunu” iletti.
Gazete, gerek Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, gerekse Hükümet Sözcüsü Prodromos Prodromu’nun, Lute’un dün liderlerle gerçekleştirdiği temasların ardından yaptıkları açıklamalarda, referans şartlarında anlaşmaya varılması ihtimali konusunda cesaret verici bir şekilde konuştuklarını da yazdı.
Gazete “Bir Yandan Referans Şartları, Bir Yandan Durgunluk” başlığıyla iç sayfadan yer verdiği haberinde ise, referans şartlarında bir sonuca varılmasının eylül ayının sonunda BM Genel Sekreteriyle New York’ta görüşmeler yapılmasına yol açması için yeterli olduğunu, fakat müzakerelerin Crans Montana’da kaldığı yerden yeniden başlamasına yol açması için yeterli olmadığını öne sürdü.
Gazeteye göre dün Alphanews’e konuşan Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis ise “referans şartları üzerinde anlaşmaya varılmasının, diyaloğun yeniden başlamasını sağlamak için yeterli olmadığını” iddia etti.
Gazeteye göre “Lute’un adada bulunmasının referans şartlarına ilişkin olumlu bir sonuca işaret ettiğini belirten” Anastasiadis “ancak esaslı bir diyaloğun başlaması için Türk meydan okumalarının sona ermesi gerektiğini, çünkü hiçbir ciddi lider veya halkın Maraş’taki ihlaller ve savaş gemilerinin (gambot) tehdidi altında müzakerelere gitmeyeceği” iddiasında da bulundu.
“Lute’un olup bitenlerle ilgili görüşünün ne olduğunun” kendisine sorulması üzerine ise Anastasiadis, “Lute’un garantör güçlerin tamamı ve Türkiye’yle de görüşme yapılması gerektiğini düşündüğünü” iletti.
Lute’un liderlerin 9 Ağustos’ta yaptıkları görüşmede olanları duymak için burada olduğunu belirten Anastasiadis, hedeflenen şeyin, somut bir belgeye atıfta bulunulmadan, Guterres çerçevesinin altı noktasının vurgulanması için bir yol bulunması olduğunu dile getirdi.
“Fikir ayrılıkları fikir ayrılıklarıdır ve özlü diyalog yeniden başladığı sürece, bu konular ortaya konacaktır” ifadesini kullanan Anastasiadis, Lute’un liderlerle ortak bir görüşme yapma ihtimali olup olmadığı konusundaki bir soruya ise, bunun hem Lute, hem de Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya bağlı olduğunu dile getirdi.
Gazeteye göre “müzakerelerin yeniden başlamasının, Türkiye’nin bu yeni çabayı nasıl karşıladığına bağlı olduğunu” da savunan Anastasiadis, sözlerinin devamında “Erdoğan, Çavuşoğlu, Özersay ve Tatar’ın Crans Montana’da kalınan yerden devam edilemeyeceğine dair açıklamalarına” gönderme yaptı.
Kapalı bölge Maraş’ta meydana gelenleri oldukça endişe verici olarak da nitelendiren Anastasiadis, Rum Dışişleri Bakanının, devletin hukuk danışmanlarıyla işbirliği içerisinde konuyu ele almakta olduğunu belirtti.
PRODROMU
Rum Hükümeti Sözcüsü Prodromos Prodromu ise, Lute ve Anastasiadis arasında dün gerçekleştirilen görüşmenin ardından yaptığı açıklamada “referans şartlarında sonuca varılması için artık daha sağlam umutlar, zemin var olduğunun görüldüğünü” söyledi.
“Sürecin tümüne diğer faktörlerin de karıştığını ve Lute’un bunun akabinde diğer müdahil taraflarla da istişarelerde bulunacağının anlaşılır olduğunu” dile getiren Rum sözcü, “bu yüzden Türkiye’nin yasadışı müdahalelerini sürdürmesi durumunda ortaya çıkacak olan zorlukları ve Maraş meselesinde yapılan hazırlıkları göz ardı edemeyeceklerini” öne sürdü.
Prodromu “müzakerelerin yeniden başlaması perspektiflerinin meydana getirilmesi için, herkesin liderler arasında son yapılan görüşmede ortaya çıkan uzlaşıyla hareket etmesini beklediklerini ve bunu ümit etmek istediklerini” de belirtti.
Prodromu “Anastasiadis’in son iki günde görüşülenlerle birlikte, BM Genel Sekreteriyle ortak görüşmenin de artık aşikar olduğunu umduğunu” da söyledi.
Referans şartlarıyla ilgili bir anlaşmanın açıklanıp açıklanmayacağı, şartların ne olduğu ve bunun kim tarafından yapılacağı konusundaki bir soruya ise Prodromu, “BM adına bütün sürecin Lute tarafından gerçekleştirildiğini ve atılacak bir sonraki adımların beklenmesi gerektiğini” ifade etti.
Lute’un BM Genel Sekreteriyle istişarelerde bulunacağını da ifade eden Prodromu, Anastasiaidis ile Lute arasındaki dünkü görüşmeyi ise, iyi ve verimli olarak nitelendirdi.
Gazete “ ‘Başkanlık’ Seçimlerinden Sonra Gelişmeler” ara başlıklı haberinde ise, Rum hükümetinin, Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili özlü müzakerelerin önümüzdeki nisan ayında Kuzey Kıbrıs’ta gerçekleştirilecek olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra başlayacağını tahmin ettiğini de iddia etti.
Gazete, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, seçim kampanyası sırasında, bu tarz müzakerelere müdahil olmaya niyetli olmadığını da ileri sürdü.
“Doğal olarak, Kıbrıs sorununda özlü müzakerelerin başlayabilmesi için, Türkiye’nin Kıbrıs MEB’i ve Maraş’taki kışkırtıcı faaliyetlerine son vermesi gerektiğini” de iddia eden gazete, haberinin devamında Rum hükümet kaynaklarından edindiği bilgilere kısaca şöyle yer verdi;
“Tarafımızın hissiyatı, Lute’un dün liderlerle gerçekleştirdiği temasların ardından, referans şartlarıyla ilgili her şeyin hazır olduğu şeklindeyken, Lute iki lidere telefon etti ve sebebini kendilerine açıklamadan, bugün yine kendileriyle ayrı ayrı görüşmek istedi. Hükümet, Lute’un bugünkü görüşmelerin ardından, 2014 ortak açıklaması, Crans Montana’ya kadar olan görüş birlikleri ve Guterres çerçevesinin altı noktasını içerecek olan, referans şartlarıyla ilgili belge hazırlayacağını tahmin etmektedir. Lute ise bu belgeyi, garantör güçlerle ela alması için BM Genel Sekreterine verecek. Referans şartlarıyla ilgili herhangi bir açıklamanın, liderlerle yapacağı üçlü görüşmenin ardından, BM Genel Kurulu çerçevesinde bizzat BM Genel Sekreteri tarafından yapılması tahmin ediliyor. Hükümet, örneğin referans şartlarıyla ilgili anlaşma, üçlü görüşme, gayri resmi beşli toplantı gibi prosedürel konuları görüşmeye itiraz etmiyor. Ancak eğer müzakerelerin yeniden başlamasına karar verilirse, Türkiye’nin Kıbrıs MEB’i ve Maraş’taki kışkırtıcı faaliyetlerine bir son vermesi gerekir. Hükümet, Sayın Akıncı’nın da, işgal bölgelerindeki seçim kampanyası sırasında müzakerelerin yeniden başlamasını istemediğine dair bilgilere sahip. Dolayısıyla, her şey, prosedürel konuların aralık ayına kadar kapanacağını ve akabinde de sürecin işgal bölgelerindeki seçimler yapılana kadar erteleneceğini gösteriyor. Dolayısıyla, özlü görüşmeler 2020 yılının Mayıs ayında başlayacak. Hükümetin tahmini Sayın Akıncı’nın seçimleri kazanacağı yönündedir.”
Politis gazetesi de “Referans Şartları İçin Üçüncü Yarı” başlığıyla manşetten yayımladığı haberinde, Rum kesiminin dün Lute’la yapılan görüşmenin ardından, liderler ile BM Genel Sekreteri arasında üçlü bir görüşmeye yol açacak olan referans şartlarının hazırlanması için zemin olduğunu gördüğünü yazdı.
Kıbrıs Türk tarafının ise, nihai referans şartlarını şekillendirecek olan detaylarla ilgili endişelerini ortaya koyduğunun görüldüğünü ve bu durumun ise Lute’un adadaki kalışını bir gün daha uzatmasına sebep olduğunu yazan gazete, her halükarda, gün içerisinde referans şartlarıyla ilgili mutlu bir sona ulaşılsa bile bunun yayımlanmasının beklenmediğine dikkati çekti.
Bunun BM Genel Sekreteri Guterres’in kararının ardından açıklanacağını kaydeden gazete, taraflar arasındaki anlaşmazlıklara rağmen, sürecin devam etmesi gerektiğinin, taraflara anlaşma için gerekli ivmeyi kazandırdığının görüldüğünü ekledi.
Gazete iç sayfadan ise “Referans Şartları için Uzatma” başlıklı haberinde, “prosedürel bir tıkanıklığın gecikmeye neden olduğunu” ileri sürerek, öte yandan Lute’un, tarafların bir sonraki adımı atmasına izin verecek olan “altın kesitin” bulunması için tüm olanaklarını tükettiğini yazdı.
Fileleftheros ise “Top Guterres’te” başlıklı manşet haberinde, “Kıbrıs sorunuyla ilgili topun Birleşmiş Milletlerin sahasında, daha da somut olarak Antonio Guterres’in ayaklarında olduğu” yorumunu yaptı.
Lute’un bugün liderlerle yapacağı görüşmelere haberinde yer vermeyen gazete, Lute’un liderlerle temaslarının ardından New York’a “referans şartlarının dayanacağı temeli güvenceye alarak döneceğini” yazdı ve “Lute’un liderlerle gerçekleştirdiği temasları sırasında açıklığa kavuştuğu üzere, referans şartlarının temelinin, 2014 yılındaki ortak açıklama, bugüne kadar varılan görüş birlikleri ve BM Genel Sekreterinin parametreleri olduğunu” öne sürdü.
Gazete, BM Genel Sekreterinin bu gelişmeler ışığında bir sonraki adımlara karar vermesinin beklendiğini de ekledi.
ANASTASİADİS ATİNA’YA GİDECEK
Bu arada gazete, Anastasiadis’in dün Alphanews’e verdiği demeçte, gerek kendisi gerekse Yunanistan Başbakanı Kiriakos Mitsotakis’in ay sonunda BM Genel Kurulunda gerçekleştirecekleri temaslar ışığında Yunanistan hükümetiyle istişarede bulunulması için, 10 Eylül civarında Atina’ya gideceğini söylediğini de iletti.
Gazete, Anastasiadis’in bugün Mitsotakis’i gelişmeler konusunda bilgilendirmesinin beklendiğini de iletti.
Anastasiadis, “Atina’nın Kıbrıs sorunundaki beş taraflı yeni bir toplantıya itiraz ettiğine” dair bilgiler konusunda ise “Mitsotakis’in Kıbrıs sorunundaki çabalara engel koyacak olan son kişi olduğunu” belirtti.
Haravgi ise konuyla ilgili haberlere “Özlü Müzakerelere Kadar Yol Var- BM Genel Sekreteriyle Ortak Görüşmeye Doğru- İki Taraf Referans Şartlarında Hem Fikir, Geriye Türkiye Kaldı- Lute Liderlerle Bugün Görüşmelerine Devam Ediyor” başlıklarıyla yer verdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.