Alithia ve diğer gazeteler, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias’ın Kıbrıs sorunu ve güvenlik konusundaki açıklamalarını dün de sürdürdüğünü ve Yunanistan Devlet Televizyonu ERT’ye yaptığı açıklamalarda güvenlik konusunun müzakerelerde ele alınmasını Kıbrıs Rum tarafı ve Yunanistan’ın büyük başarısı şeklinde nitelendirdiğini yazdılar.
Habere göre Kocias, “Kıbrıs sorununun özünün ilk kez müzakere masasında bulunduğunu ve uluslar arası faktörlerin ilk kez bu kilit sorunu algıladıklarını” iddia etti.
“Garantiler, Türkiye’nin müdahale haklarına sahip olma çabaları ve işgal ordularının varlığından oluşan güvenlik konusunu görüşmekte olduklarının ilk kez yeterli düzeyde kabul gördüğünü” öne süren Kocias, “Annan Planı döneminde anlaşma hakkında yapılan görüşmede ve 2008-2009 yıllarındaki görüşmede bu üç konunun hiç ele alınmadıklarını” öne sürdü.
Kocias, “Kıbrıs sorununun özünün derinlerden çıkarak müzakere masasına gelmesinin Kıbrıs Rum ve Yunan diplomasisinin büyük başarısı olduğunu, Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının ilk kez bu konuyu görüşmek zorunda kaldıklarını” iddia ederek “yıllardan sonra ilk kez uluslar arası faktörlerin, sorunun büyük ve karmaşık olduğunu ve Kıbrıs sorununun çözümünün buna bağlı olduğunu anladıklarını” savundu.
“TÜRK ASKERİNİN KONTROL EDİLMESİ ÖNERİSİ SUNDUK”
Gazete, Kocias’ın açıklamasının devamında, Yunanistan ve Kıbrıs Rum tarafınca güvenlik konusunda önerilen “Geçici Kalma Paktı” önerisine de değindiğini yazdı.
Habere göre Kocias, “bu konuda uluslararası alanda mevcut tüm olayları incelediklerini, en ilgincinin Sovyet ordusunun Doğu Almanya’dan çekilmesi olduğunu” ifade etti.
Kocias: “En önemlisi, bu ordunun geçici olarak duraklaması(kalması), yani gidecek olmasıdır. Akımın (ayrılma) sürekliliği, sonuncusunun (askerin) gitmiş olacağı tarihin bulunması ve kontrolün mevcut olması bu statünün üç karakteristik özelliğidir” şeklinde konuştu.
“Uluslar arası bir örgütün, Türk askerinin sayısını, ne tür silahlar bulundurduğunu kontrol etmesi yönünde öneri sunduklarını” da ifade eden Kocias, “bu örgütün tutacağı kayıtlara göre askerlerin ve silahların gidişinin kontrolünün yapılabileceğini” vurguladı.
Kocias ayrıca, “BM’yle yazışmalarında müzakerelerin açık uçlu olduğunu, yani bir yerde durması halinde sona ermeyeceğinin sağlandığını, bunun, Türk tarafının istemediği, Yunan tarafının bir kazanımı olduğu” iddiasında da bulundu.
“Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın, ortamın olgunlaşması ve bir fırsat penceresinin aralanması durumunda beşli konferansa katılmaya her zaman hazır olduğu” mesajını da veren Kocias, Kıbrıs Rum yönetimiyle “Kıbrıs sorununun her şeyden önce yabancı orduların uzaklaştırılması, hiçbir müdahale hakkına ve garantörlük sistemine müsamaha gösterilmemesi şeklinde ortak çizgi belirlediklerini” sözlerine ekledi.
“29 AYDA AŞAMALI GERİ ÇEKİLME”
Öte yandan gazete bir diğer haberinde, Kocias tarafından dile getirilen “Geçici Kalma Paktı” önerisinin Kıbrıs Rum tarafının önerisi olduğunu ve çözüm çerçevesinde benimsenmesi durumunda adadaki askerlerin çekilmesinin 3 yılı geçemeyeceğini iddia etti.
Gazete, elde ettiği bilgilere dayandırarak verdiği haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, adadan son yabancı askerin gitmesi için 29 aylık süre önerisinde bulunduğunu belirtirken, askerin çekilmesinin denetiminin BM ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) tarafından yapılmasının önerildiğini öne sürdü.
Habere göre öneride, “tam çekilme tamamlanana kadar adada kalacak birliklerin güvenlik başlığında herhangi bir rollerinin bulunmaması” da yer alıyor.
NİKOLAS PAPADOPULOS ÖNERİDEN MEMNUN
Gazete haberinin devamında, Rum muhalefet partilerinden DİKO’nun Başkanı Nikolas Papadopulos’un, Kocias tarafından dile getirilen önerinin “müzakere için iyi bir zemin olduğu” açıklamasında bulunduğunu yazdı.
Habere göre Papadopulos, “1990’da yarım milyon Sovyet askerinin, üç yıl içerisinde Doğu Almanya’dan çekilmiş olmasının, Türkiye’nin 30 bin askerin çekilmesi için daha fazla zaman gerektiği argümanını ortadan kaldırdığını” iddia etti.
Türkiye’nin uzlaşılara uyacağını garanti edecek güvenlik supaplarının mevcut olması gerektiğini ifade eden Papadopulos, “Türkiye’nin ilk günden ona istediklerini vermemizi talep etmesi ancak bizden, askerlerini zaman içerisinde çekeceği ve toprak iade edeceği konusunda kendisine güvenmemizi istemesi mantık dışıdır” şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.